Cirosu 300 milyon $ olan şirketin maliyetleri 4 yılda nasıl 130 milyon $ arttı?
Sizce ihracat yapan bir şirket değerli Türk Lirası'ndan nasıl ve ne kadar etkilenir? İşte size çarpıcı bir örnek: 4 yıldır sadece yerinde sayan kur nedeniyle bir şirketin maliyetleri yüzde 58 artmış!.
Türkiye'de herhalde son dönemin en çok konuşulan ekonomi konusu YTL'nin aşırı değerli olması. Bu 2001 krizinin ardından ihracata dayalı büyüme söylemini benimseyen Türkiye için önemli bir handikap olarak duruyor. Genellikle gazetelerin ekonomi sayfalarında bu konuda serzenişte bulunan, sıkıntılarını dile getirmeye çalışan işadamlarının demeçleri, son dönemin en fazla yapılan ekonomi haberleri arasında yer alıyor. Peki bu durumu biraz ete kemiğe büründürsek, sadece havada uçuşan kelimelerle değil de rakamlarla konuşsak. İhracat yapan bir şirket değerli YTL'den nasıl ve ne kadar etkileniyor? Türkiye'nin önde gelen işadamlarından biri şirketiyle ilgili verileri bizimle paylaştı. Bu yazıda şirketin ismini kullanmayacağız. Sadece rakamlarını ortaya koymaya çalışacağız. Şirket yıllık 300 milyon dolar ciro yapan ve bu rakamın yüzde 70'lik kısmını ihraç eden önemli bir tesise sahip. Yaklaşık 3 bin kişi çalıştırıyor ve İstanbul dışında faaliyet gösteriyor.
ENERJİ FİYATI ÇARPTI Rakamlara bakıldığında çarpıcı sonuçlar ortaya çıkıyor. 2003 yılının ocak ayından, 2007 yılının ocak ayına kadar bu şirketin işçilik maliyeti aylık olarak 2 milyon 807 bin dolar seviyesindeydi. O gün ortalama kur 1 milyon 654 bin lira. 2007 yılının Ocak ayına gelindiğinde şirketin aylık işçilik maliyeti 5 milyon 284bin dolara yükseldi. Dolar bazında artış tam olarak yüzde 93,8. Peki bu şirketin arada işçilere yaptığı zam (ya da yeni işçi alımı) da göz önüne aldığımızda Türk Lirası bazında maliyeti aynı dönemde ne kadar artmış? Yüzde 66, başka değişle sadece kur yüzünden şirketin yaklaşık 30'luk bir ekstra maliyet artışı işçilikte var. Aynı şirketin tedarikçilerinden mal alımı için ödediği maliyetin yine aynı dönemde dolar bazında yüzde 31,02 arttığını görüyoruz. Türk Lirası bazında ise artış sadece yüzde 12,3. En çarpıcı sonuç ise eletrik fiyatlarında. Özellikle hükümetin, 'Elektrik fiyatlarında zam yapmıyoruz' söylemi ihracat yapan şirketlerin dolar bazında maliyetlerine nasıl yansıyor? Bir bakalım; Ocak 2003 tarihinde aylık 418 bin dolar seviyesinde olan enerji maliyeti bugün 518 bin dolar. Şimdi sıkı durun. Bu şirketin Ocak 2003 ile karşılaştırıldığında, Ocak 2007'de Türk Lirası bazında aylık elektrik maliyeti yüzde 4,06 düşmüş, dolar bazında ise yüzde 21,3 artış var. Yani elektriğe zam yapmamak ihracat yapan, bir başka değişle gelirinin büyük kısmı dolar olan şirket için bir anlam ifade etmiyor. Değerli Türk Lirası bu avantajı alıp götürüyor. Yukarıda maliyet kalemleri bazında etkiyi anlatmaya çalıştık. Şimdi toplama bakalım:Söz konusu şirketin Ocak 2003 tarihinde işçilik, hammadde, doğalgaz, elektrik maliyetlerinin toplamı 6 milyon 956 bin dolar seviyesindeyken, aynı maliyetler 2007 Ocak ayında yüzde 58 artarak 11 milyon 10 bin dolar seviyesine çıktı. Oysa aynı maliyetlerin Türk Lirası bazında artışı sadece yüzde 38.
VERİMLİLİKTE SINIRDAYIZ Biraz daha Türkçeleştirirsek, bu şirketin aylık maliyetleri eğer kur Ocak 2003 seviyesinde kalsaydı bugün aylık olarak 1,5 milyon dolar tasarruf edecek ve sadece 9,5 milyon dolar seviyesinde olacaktı. Son dört yılda bu şirkete sadece kurun getirdiği ekstra maliyet 72 milyon dolar seviyesinde. Bu şirket her yıl 300 milyon dolar ciro yapıyor ve yine her yıl ortalama 18 milyon doları sadece kur nedeniyle kaybediyor. Aynı dönemde işçilere yapılan zam, doğalgazda fiyat artışı, tedarikçilerin ürünlerine yaptığı zamlardan kaynaklanan iç piyasanın maliyetleriyle birlikte toplam maliyet artışı 4 yılda 130 milyon dolar. Ancak hiçbir maliyetteki artış kur kadar şirketin canını yakmıyor. Bu kadarlık maliyet artışının yüzde 55'i sadece kurdan geliyor.. Şimdi bu şirketin patronu soruyor: "Nasıl global şirket olabiliriz ve nasıl rekabet ederiz. Verimliliğin sınırına geldik. Bu işten nasıl çıkacağız?" Cevabı herhalde tartışarak bulacağız.