Her şeyin başı refah
Diyarbakır'dan Bismil'e giderken birden yağmur bastırdı. Ama ne yağmur. Göz gözü görmüyor. Hemen yolun sağındaki OPET'e sığındık. "Petrol, pamuk, meyvecilikle uğraşan" Mehmet Ferit Altay çayı önümüze koydu.
Mehmet Ferit Altay'ın "2 eşi" var. 13'ü kız, 19 çocuğu. 3 de torunu. "Yaşını" merak ederseniz, "50." Kız erkek ayırmamış, bütün çocuklarını okula göndermiş. "Mehmet bey anlat bakalım" dedik. Başladı anlatmaya:
Sayın yazarım. Ben Kürt' üm, gelinim Türk... Ankara-Kalecik' ten. Türk de bizim, Kürt de, Laz da, Çerkez de. Türkiye bir karma. Önemli olan bu renkleri korumak, birliğimizi beraberliğimizi bozmamak, huzur içinde yaşamak. Bu ülke hiç bölünür mü? Güzel İstanbul' u, yemyeşil Karadeniz' i bırakıp, nereye bağlanacağız? Başka şey isteyenin başka hesabı var. Türkiye' nin ihtiyacı güçlü ekonomidir, güçlü devlettir... Refah her şeyin başıdır. İtirazı olan söylesin.
Çaylar içildi. Sohbet derinleşti. Ama tek kişi çıkıp da Mehmet Ferit Altay'a itiraz etmedi.
|