|
|
Ajan Hemingway
Bu aralar her yerde Ernest Hemingway'den bahsedilmeye başlandı. Yanılmıyorsam bu gece History TV'de hayat hikayesi anlatılacak. Tanıtımlarda onun hep yazar yanı üzerinde duruluyor. O, iyi bir yazar ama kötü bir casustu. Hemingway, İspanyol iç savaşı sırasında bulunduğu Madrid'de duyduklarını Amerikan Deniz Kuvvetleri Haberalma Bölümü'ne ileterek işe başlamıştı. "Ne duyarsan bize bildir" diyen arkadaşları, farkında olmadan onu amatör bir casus haline getirdiler. 1941 baharında Uzakdoğu gezisine çıkan Hemingway, ülkesine çok işe yarayan bir bilgiyle döndü: "Japonlar Pearl Harbor'a saldıracaklar." Onu dinleyen Amerikan Donanma Albayı bu istihbaratın doğru olamayacağını söyledi. Birkaç ay sonra saldırı gerçekleşti; küskün Hemingway, 'bölüm' ile ilişkisini kesip Havana'daki villasına döndü. Bir süre sonra arkadaşı olan Amerika'nın Havana Büyükelçisi'nin kapısını çalan Hemingway, İspanyol iç savaşından sonra Küba'ya yerleşen 20 bin faşist İspanyol'un Hitler'in talimatıyla Ada'yı işgal edeceklerini öne sürdü. Büyükelçi bu senaryoya inandı. Hemingway için Devlet Bakanlığı haberalma teşkilatı fon ayırdı. Ünlü yazarın oluşturduğu 26 kişilik grupta; fahişeler, pezevenkler, silah kaçakçıları ve barmenler vardı. Ekip çoğu zaman Floradita Bar'da toplanıyor, Hemingway kalan zamanlarda benzinini Amerikan Hükümeti'nin sağladığı Pilar adlı teknesiyle Küba sahillerinde Alman denizaltılarını arıyordu. Olay FBI'ın kulağına gidince ortalık karıştı. Ekip dağıtıldı, küskün Hemingway de teknesiyle dünya turuna çıktı. Buna rağmen FBI, casusluk işlerine bulaşmasına kızdığı Hemingway'in peşini hayatı boyunca bırakmadı. İşin komik tarafı ünlü yazar küserek çıktığı dünya yolculuğunda rastladığı dev kılıç balığı sayesinde 'İhtiyar Adam ve Deniz' romanını yazıp Nobel aldı.
|