|
|
Bülent Ersoy'un ilk dansı
Sabah işe geldiğimde birkaç dakika arayla iki kişiden "Bülent Ersoy'u izlediniz mi? Armağan'la düet yaptı ve dans etti" sözünü duyunca "Neler olmuş da biz kaçırmışız" dedim, sonra da Bülent Ersoy'u aradım. Hani onca dedikodu vardı Armağan'la ilgili. Yine mi aynı şeyler yaşanacak diye merak ettim. Yayın gereği böyle bir şey yapmak zorunda kaldığını, bunun altında da başka bir anlam aranmaması gerektiğini söyledi. (Umarım öyledir.) Ama bu dans konusu dikkatimi çekti. Boşuna değilmiş. Çünkü Bülent Ersoy hayatında ilk kez dans etmiş. "Ben kalkamam öyle dansa falan, utanırım. Çok heyecanlandım. Kalbim yerinden fırlayacak gibiydi" dedi. Zaten sonra Armağan'a "Kısa keselim" demiş. Bülent Ersoy'u iyi tanırım, titizliğini bilirim. Bir yayına nasıl hazırlandığını sordum. Bakın o titizlik neler yaptırıyormuş ona. Akşam 20.00'de başlayacak yayın için 8 saat önce stüdyoda oluyormuş. "Bu sahne arkası terbiyesi bana ustam Müzeyyen Senar'dan geçmiştir. Herkesten önce hadiseye hakim olmak önemlidir" dedi. Sabah kahvaltıda yediği simitten sonra yayın bitene kadar bir şey yemezmiş. Makyajı 2.5 saat sürüyormuş. Ve kuliste 15 kişilik bir ekip varmış onu hazırlayan. Nur Yerlitaş'ın hazırladığı kostümler için de haftada dört kez provaya gidiyormuş. Bu denli mükemmeliyetçilik en çok kimi yorar? Tabii ki yanındakiler onun bu titiz tavrından dolayı çok yoruluyorlardır ama ben biliyorum ki, Bülent Ersoy en çok kendini yoruyordur. Ama başka türlü de olmuyor işte...
|