Geleceğe dönüş
Geçen hafta Louvre Sarayı'nda yapılan defilenin ardından Dice Kayek'in Ece'si sadece SABAH'a konuştu. Bu defilede markanın takipçileri bambaşka bir Dice Kayek koleksiyonuyla karşılaştılar. O utangaç, edepli, pembe yanaklı Dice Kayek kadınları gitmiş, yerine kendinden emin, topuğunu yere vuran, güçlü ve mesafeli kadınlar gelmiş. Ayrıca defile, başta Fransa olmak üzere bütün Avrupa basınından büyük ilgi gördü.
Kadınların ayak sesleri
Dice Kayek'in geçen hafta Paris'te, Louvre Sarayı'nda yapılan son defilesi, tarzının çok değiştiğini gösterdi. Ünlü moda markasının romantik kadınları, bu yıl yerini topuğunu yere vuran, güçlü kadınlara bıraktı.
Ünlü moda markası Dice Kayek'in utangaç, edepli, pembe yanaklı, romantik kadınları bu yılki koleksiyonunda tamamen değişti, kendinden son derece emin, topuğunu yere vuran, güçlü ve mesafeli bir kadına dönüştü. "Çünkü," diyor Dice Kayek'in Ece'si; "Dünyada da bir değişim var, materyalizmin hakim olduğu bir yapıdan, spritüel, manevi hükümlerin etkili olacağı bir düzene geçilecek. Biz bunun arifesinde, işte bu global ısınma, doğal afetler, savaşlar ve krizleri yani kaotik yapıyı yaşıyoruz," diyor. Ünlü modacı romantik kadınların ve romantizmin materyalist bir dünyada pek bir anlam taşımadığını düşünüyor ve artık romantizme ihtiyaç kalmayacağını, maddeden maneviyata geçen bir sistemde 'hakiki değerlerin' güçleneceğine inanıyor. Ve "Koleksiyondaki bu yeni kadın romantik değil ama ruhu var, son derece güçlü bir ruhu..." diyor. Kadınların da daha etkin olacağı bir döneme geçileceğini öne süren Ece Ege'nin koleksiyonunda, Fransa'da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en güçlü iki adayından biri olan SRoyal'in, kadın olması da etkili olmuş anlaşılan.
DERİLER VE KÜRKLER 'Fütüristik bir koleksiyon' olarak tanımladığı son çalışmalarının ilham kaynağı Mark Of Chaos adlı oyun ve onun çizgi romanı olmuş. Mark of Chaos, gelecekteki hayali bir ortaçağ ülkesini anlatıyor. Ünlü modacı da karmaşa içinde, kaotik yapısı olan bu fantastik ülkedeki hayali kahramanların kostümlerinden esinlenmiş. Fransa'nın en önemli geleneklerinden biri olan çizgi roman kültürü Ege'yi de sarmış. Tesadüfen eline geçen kitapta, kahramanların korunma amaçlı giydikleri zırhlar ve kalkanlar, Dice Kayek koleksiyonundaki deri üzerine metal top boncuklara ve özel kesilmiş kristallerle işlenmiş parçalara dönüşmüş. Fantastik ülkedeki bu kahramanların kullandıkları kürkler ve derilerin koleksiyondaki karşılığına gelince, Ege "Fütüristik manto ve bolerolar oldu. Ayrıca, 'high-tech' kumaşların yer aldığı giysiler de bu fütüristik havanın etkisini perçinledi," diyor. Mark of Chaos canavarlarının derileri, yılan derisi kaftanlar ve elbiseler üzerindeki timsah işlemeler olarak yorumlanmış. Modacı, tiyatro dekorunu andıran Paris'te yaşadığı için, belki de giderek gerilemeye yüz tutmuş görünen Fransa'yı 'geleceğin ortaçağ ülkesi' diye hayal etmiş de olabilir mi? Bu soruya da "Dogru, burada coşku yok, kıvılcım yok dinamizm yok. Her şeyin geriye gittiği muhakkak. Ama bu ülkenin bu ortaçağ havası bana çok iyi geliyor. Yaratıcılık katıyor, ki bu durum bana özgü değil, sayısız sanatçının, edebiyatçının ilham perisi olmuş bir yer burası," yanıtını veriyor.
ROMANTİK KADIN OUT Koleksiyonda, romantik kadının yerini güçlü kuvvetli kadın almış ama Ege'nin pek çok meslektaşı gibi defilelerinde kullandığı mankenler her zaman olduğu gibi çok zayıf, hatta anoroksik gibi. Bununla ilgili de "Bu tamamen sübjektif bir görüş ama ben bunu modern buluyorum. Mankenin, askı gibi kalması daha estetik," diyor. Ayrıca cinsel mesajlar veren giysileri hiçbir zaman estetik bulmadığını vurgulayan Ege şunları söylüyor: "Kadını çekici kılan giyinmektir, karnına kadar açmak değil. Bu açıdan da benim defilelerime çok zayıf mankenler daha uygun. Erkek modacılar istisnaları olsa da, genelde kendi önceliklerine uygun ve dekolteye haddinden fazla yer veren modeller yapıyor. Kadınların önceliği farklı, elbette kadın modacı olarak bu benim çizgime yansıyor." Bu arada şunu da belirtmeden geçmeyelim. Dice Kayek'in Louvre Sarayı'nda yapılan defilesi Avrupa basınından büyük ilgi gördü. Defileyi izleyen modacı Ted Lapidus'un modacı oğlu Olivier Lapidus, Fransız televizyonlarına defileye ilişkin yorum yaparken, "İşte budur, Balenciaga'nın yapamadığını, Dice Kayek yaptı. O, Türkiye'nin Avrupa'daki kartviziti," dedi.
Belkıs KILIÇKAYA
|