Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Genel Koordinatörü Necdet Pamir, Petrol Yasası ile Türkiye'nin çok şey kaybedeceğini savundu.
Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Genel Koordinatörü Necdet Pamir, önceki akşam Teke Tek'te Fatih Altaylı'nın konuğu oldu. Pamir, Türkiye'nin toplam rezervin 1 milyar tona yakın olduğu bunun 163 milyon tonunun işletilebilir olduğu iddialarıyla ilgili olarak, "Bunlar bilimsel değil. Türkiye'de, milyonlarca yıllık süreçte oluşması beklenen petrolün çoğunun çeşitli nedenlerle süpürülmüş olabileceğini ve küçük kapanlara sıkıştığını söyleyebiliriz. Ama bunun Türkiye'de petrol yoktur, gaz yoktur şeklinde anlaşılması yanlış olur. Türkiye'nin derin formasyonları aranmamıştır, denizleri neredeyse hiç aranmamıştır. Petrol varlığı ispatlanmış Güneydoğu'nun bile yüzde 20'si ciddi anlamda aranmış. Trakya'nın yüzde 17'si aranmış. Türkiye'de petrol yok diyenler doğru şeyleri savunmuyor" dedi. Pamir özetle programda şu noktalara dikkat çekti:
* Uydudan gördük denilmesi konusunda da uydudan sağlıklı veri elde edilemez.Yasayı çıkartırken önce arandı mı? aranmadı mı? petrolün gazın stratejik önemi var mı? petrol fiyatları nereye gider? diye bakmalı. Yasanızı bunlara uygun çıkartmalısınız.
* Öncelikle gerekçede iki husus göze çarpıyor. Avrupa Birliği'ne uyumdan söz ediyor, Avrupa Birliği'nin hiçbir dökümanında böyle bir şey yok. 6326 sayılı yasada 'Ülkenin petrol ve gaz kaynakları ulusal çıkarlarauygun bir şekilde geliştirilmesi' deniyor. Yeni yasada anlaşılmaz bir şekilde 'Ulusal çıkarlar' sözcüğü özellikle çıkarılmış. Savunmaları şöyle; 'Anayasa ulusal çıkarlara uygun mu?'. Ulusal çıkardan neden bu kadar rahatsız oluyorlar.
* Ayrıca memleket ihtiyacı için ayrılması gereken petrol miktarı var. Eski yasada karalarda üretilen petrolün yüzde 65'inin, denizlerde üretilen petrolün yüzde 55'inin memleket ihtiyacına ayrılması zorunludur. Bu tamamen ortadan kaldırılmış. Aramadan devlet hissesi kaldırılmış. Bir taraftan da üretimdeki geçmişe yönelik, daha önce keşfedilmiş sahalardaki, işletmenin ödemesi gereken devlet hissesinden de vazgeçiliyor. Devletin 100 milyon dolar kaybı var.
* Araştırmacıların yaptıkları analizlerde, Türkiye sadece Kerkük petrolünden değil tüm Irak'ta üretilen nafta ve petrolden belli bir payı söz konusu olduğu ve 25 yıl pay alması gerekirken 13 yıl almadığı belirtiliyor. Belgelere dayanarak Türkiye'nin böyle bir hakkı var. Bu petrol ile ilgili anlaşmayı tek parça olan Irak hükümetine devretmiştik, eğer parçalanmış bir Irak olursa bunun geçerliliği yoktur şeklinde tezler de var. Saddam döneminde de alamamıştık, şimdi işgal güçleri orada fiili bir durum yaratmış, 10 yıldır alamıyoruz.