İşadamlarının Çankaya tahmini
"Dördüncü Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası" nın gündemi ekonomi olsa da davetlilerin ilgilendiği konu bunun ötesinde. Başbakan Tayyip Erdoğan, bakanlar, üst düzey bürokratların katıldığı Şura öncesi TOBB Üniversitesi bahçesinde toplanmış 367 oda ve borsa başkanının temsilcileriyle sohbet ediyoruz. İşadamlarının hemen hepsinin sorusu aynı yönde oluyor: "Erdoğan Çankaya için adaylığını koyacak mı?" Başbakan'ın gelişini beklerken, Anadolu'nun her yanından gelmiş iş hayatının orta direği 367 oda ve borsa başkanları arasında küçük bir anket başlatıyoruz.
"Olmasa iyi olur" Yaklaşık 60 oda ve borsa başkanına aynı soruyu yöneltiyorum: "Erdoğan adaylığını koyar mı? Aday olmasını ister misiniz?" Soruya yanıt vermekten çekinenler oluyor. İsimlerinden söz etmeyeceğimi söyleyince, az sayıda kişi, "Aday olmayacak" tahmininde bulunuyor. Ancak yüzde 95'inin soruya verdiği yanıt benzer oluyor: "Zemin yaratmasına ve alıştırma çabalarına bakarsanız adaylığını koymak istiyor. Ancak, Çankaya'ya çıkmayıp, Başbakanlık'ta kalsa daha iyi olur..." Nedenini de kendileri açıklıyor: "Ekonomi bıçak sırtından inmedi. Piyasada büyük durgunluk var, nakit akışı dondu. Çek senet protestoları patladı. En küçük gerilim deprem yaratır..." Beklentileri de TÜSİAD'ın söylemiyle örtüşüyor: "Uzlaşma içinde, gerilime neden olmadan Çankaya meselesini bitirmeliyiz..."
Erdoğan'ın taktiği Şura salonuna girerken hemen hepsi Erdoğan'ın bu konuda ne diyeceğini merak ediyor. Erdoğan da beklentileri tahmin etmiş gibi basına açık 40 dakikalık konuşmasının ağırlıklı bölümünü Çankaya seçimine ayırıyor. Her ne kadar, "partimizin ilke kararıdır, biz bu konuyu konuşmayacağız" dese de konuyu kendisi sıcak tutuyor. İşadamlarının da başlangıçta vurguladığı gibi, "zemin yaratmaya" veya "yavaş yavaş ısındırmaya" çalışıyor. Uzlaşmaya ilişkin çağrılara gelirsek. Erdoğan, bu konudaki beklentilere de, konuşmasında muhalefete söylüyor gibi yaparak net bir şekilde yanıt verdi: "Kendine güveniyorsan kendin çık, kendini açıkla. Bak bakalım parlamento sana ne kadar itibar ediyor, millet ne kadar itibar ediyor?"
"Alma dalı" Aktarıldığına göre Şura'nın basına kapalı bölümünde de aynı tavrı sürdürmüş. TOBB'un "Ek istihdamda sosyal güvenlik primi İşsizlik Fonu'ndan karşılansın" talebine "Hayır" yanıtını vermiş. "Çalışan sigortalı sayısını artırın, biz istihdam üzerindeki yükü azaltalım" deyip eklemiş: "Hep alma dalının altında oturuyorsunuz, biraz da verme dalının altında oturun." Ekonomide durgunluk yaşandığı, çek senet protestolarının arttığı iddialarına da "Halk Bankası'nın esnafa verdiği kredilerin yüzde 99.4'ü geri dönüyor" örneğiyle karşı çıkmış. Doğu ve Güneydoğu'dan gelen yol, su taleplerine de "Batıdaki vergisini ödüyor karşılığını alıyor, ama sorunu halledeceğiz" demiş. Şu sözü ise herkes tarafından not edilmiş: "Bu yıl seçim var, bizden memnun değillerse yeniden seçmesinler. Ama memnunlarsa da seçerler..." Şura bittiğinde, oda ve borsa başkanlarının kafasındaki soru işaretlerinin sayısı daha da artmıştı.
|