| |
|
|
Menderes ne demek istedi?
Aydın Menderes "sağ siyasette özgül ağırlığı olan" isimlerden. Demirel AP genel başkanıyken de, DYP genel başkanıyken de "onun üzerine titrerdi." Menderes DYP'de "karar organı üyesi" değildi ama... Mehmet Ağar ona bir "oda tahsis etmişti." Ve "Genel İdare Kurulu ile Başkanlık Divanı toplantılarına" mutlaka katılmasını istemişti. "Bu durum" 2005 kongresine kadar sürdü.
2005 kongresinden 1 gün önce Mehmet Ağar, Menderes'i evinde ziyaret etmiş (13 Mayıs 2005). Konuşmuşlar. Ertesi gün kongre yapılmış. 15 Mayıs'ta da "Genel İdare Kurulu seçimi." Aydın Menderes: - Genel İdare Kurulu listesinde adımın olmadığını gördüm. - Aldırmadım, canım sıkılmadı diyemem. - Ama hiç sesimi de çıkarmadım. - Belki genel başkanın liste sıkıntısı var diye düşündüm. - Kim bilir belki yine eskisi gibi GİK ve Başkanlık Divanı toplantısına çağıracaklardı... Öyle yorumladım. - Ama 15 Mayıs 2005'ten sonra hiç telefon almadım. - Bayram tebriki bile ulaşmadı. - Düğün davetiyesi de. Mehmet Ağar bize birkaç kez "Menderes' in başımın üstünde yeri var" demişti. "Partideki odasının hâlâ durduğunu" anlatmıştı. Dün Aydın beye "bunları" söyledik.
Tanıyanlar bilirler, Aydın bey "duygusaldır." "Naziktir, hassastır, kırılgandır." Dedi ki: - DYP' de yeni tanıdıklarım da var, 25-30 yıl önce dost olduklarım da. - Ne hikmetse 1-2 kişi dışında arayıp soran çıkmadı. - Partideki odamın açık olup olmamasına gelince... Davetsiz bir yere gidip oturmam... Allah şahittir, istenmediğim yerde hiç bulunmadım... Ama bir talep gelince de yerine getirmeye çalıştım. Dün Aydın beye bir selam verdik ve sonra hep onu dinledik. Telefonu kapatırken şöyle dedi. - Hani bir söz var... Bir dokun bin ah işit kasei fağfurdan... Benimki de o hesap oldu.
Telefonu kapatırken Menderes "bize çok ilginç gelen bir şey" söyledi: - Bana çok enteresan bir noktada telefon açtınız... Bunu daha sonra sizinle özel olarak konuşmak isterim... Bu konuşmamız üzerine belki 1-2 hafta düşünmem gerekecek. Sahi "Aydın bey ne demek istedi?" Yoksa "bir karar arifesinde mi?"
|