SABAH - 05/03/2007 - Okur Temsilcisi

Şu an 5 Mart 2007 - Pazartesi tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

kapat

Servislerimiz

Kapat

	RSS		Arşiv

	Kırmızı Alarm		Detaylı Arama

	Canlı Borsa		Sarı Sayfalar

	Sesli Haber		Yazarlar

	Podcast		Wap Sabah

	Egazete		Cep Sabah

	Kültür Sanat		Hava Durumu

	Astroloji		Sabah Çocuk

	E-posta		Uçak Seferleri

	Okur Temsilcisi		Mobil

Bizimle çalışmak ister misiniz?

Google Arama

Şu an 5 Mart 2007 - Pazartesi tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

kapat

Sabah, içeriğini okur denetimine açıyor. Gazetedeki haberden baskı kalitesine, web sayfası düzenine kadar, eksik, yanlış, hatalı, meslek etiğine aykırı bulduğunuz, merakınızı uyandıran hususları Okur Temsilcisi'ne iletin. Şikayet, eleştiri, soru ve önerilerinizi bekliyoruz.

Tel:
0212 354 35 08

Fax:
0212 354 36 84

	Kadınlar nerede?
	Atık yağlar ve kanser
	Şezlongda iki ceset
	Karadeniz'de spor ekleri

Atık yağlar ve kanser

Otomobile Biodizel Olmayacak Yağları Yediriyorlar başlıklı haberde yaptığı iki hata muhabir Sonat Bahar'ın vicdanını rahatsız etmiş.
Okur Temsilcisi'ne başvurdu.
Ayrıntılı olarak, üç ayrı parça halinde sunulan haber, atık yağı biodizele çeviren tek fabrikanın sahibi olan Mustafa Ezici'nin, restoranlardan gelen atık yağlarla ilgili dehşet verici açıklamalarını gündeme getiriyordu. Bu ifadelere göre birçok restoran müşterilerine kanserojen yağ yedirmekteydi. Haberin bir bölümü ise şöyleydi:
"Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muammer Kayahan, Mustafa Ezici'nin tahlil yaptırdığı atık yağlara ilişkin raporu şöyle değerlendirdi: "Türkiye'de kızartma yağı için özel bir üretim söz konusu değil. Bu analiz raporunda benim dikkatimi çeken bir husus var. Ayçiçeği yağının yüzde 5.43 gibi serbest asitlik göstermesi, bu yağın artık insan gıdası değil, sanayi yağı olarak kullanılmasının bile güçlük yaratacağını ortaya koyar. Bu raporda olması gereken yağ asitlik miktarının on beş katı gibi bir rakam var. Gliserin oranının bu düzeyde olması korkunç bir cinayet. Olacak iş değil. İnsanların sağlığıyla bu kadar rahat oynanan bir ülkede yaşamaktan utanç duyuyorum." Sonat'ın açıklaması da şöyle:
"Haberde geçen Sayın Prof. Dr. Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği'nde öğretim üyeliği yapmaktadır. Haberde 'gliserinin bu düzeyde olması korkunç bir cinayet' ifadesinin devamı şu şekilde olmalıdır:
'Yağların ana yapı taşlarından olan gliserin kızartma koşullarındaki oksidasyon nedeniyle akroleine dönüşür. Akrolein kanser yapıcı bir maddedir. Analiz edilen yağda cihazın saptama sınırları dışında kaldığı için bu belirlenememiştir. Çünkü olması gereken sınırının bile üstündedir, yağ son derece bozuktur, bu bir cinayettir.'
Kayahan'dan ifade eksikliğinden ötürü özür dilerim."