Ya kankasındır ya da öteki kadın!
Bergüzar'la Ceyda kankigiller, el ele kol kola gezermiş. Bir gün Bergüzar dans dersine gitmiş, Tan'ı görünce yüreciği pır pır etmiş. (Eee gönül bu!) Bu 'yar saçların lüle lüle, dans ederim döne döne' Tan aslında, Ceyda'nın eski sevgilisiymiş. Amaaaan ne fark edermiş, Ceyda'yla Bergüzar'ın arasına kimseler giremezmiş. Bu hızla Ceyda'yı, Bergüzar'la Tan'ın nikah şahidi konumunda görür müyüz acaba? Suyundan da koyalım bari. Sabah sabah 'Ceyda'nın derdi seni niye gerdi?' demeyin. Gerer mi gerer! Çünkü bunun adı modernlikse, benim bünye kurdeşen döküyor sayın seyirciler. "Yaşasın kadın kuvvetleri" dedik, geceleri gezdik, tek başımıza yaşamayı seçtik, tek taşımızı kendimiz alamasak da şarkısını avaz avaz çığırdık. Kaçamaklar yapıp kimseye belli etmedik hatta hızımızı alamayıp sperm bankasının kapısını çaldık, bebeler yaptık. Eski kocamızın yeni karısına gülücükler dağıttık.
Bu kadarı gerer! Ama yeter, bu kadarı adamı extra large gerer!!! Yüksek müsaadenizle en yakın arkadaşımız eski sevgilimizle ilişkiye girmeyiversin bari! (Ve kulaklarımızda çın çın 'Arkadaşımın Aşkısın' çınlar...) Bunun adı kıskançlık mı? Hayır! Geri kafalılık mı? Umurumda değil! Bunun adı; üç vakte kadar 8 şiddetinde deprem geçirecek arkadaşlık, o kadar! İşte nedenleri; bir kere kadınlar en yakın arkadaşlarıyla her şeyi konuşurlar. Sevgililerinin aldığı hediyeleri, yaptığı jestleri, kavgalarını... Bergüzar Ceyda'ya Tan'ı iyi günde, kötü günde nasıl anlatacak söyler misiniz? Diyelim cesur yürek Bergü (İsmi uzun geliyor n'apayım) dile geldi anlatıverdi. Kendisine modern kadın süsü vermiş Ceyda, nasıl eski ilişkisini kıyaslamadan duracak? Duramaaaaz! Çünkü biz kadınlar kendimiz bile ayrılsak, derinden derinden eski sevgilimizin hala bizi sevme-isteme ihtimaline bayılırız. Adamı terk edip, üstüne başkasıyla evlensek bile bu böyledir. Hep beğenilmek, yıllar sonra karşılaşınca adamın ağzını beş karış açık bırakabilmek isteriz.
Bana tek taş almıştı Onu da geçin, sevgilisinin yanına kankası Ceyda'yı katıp nasıl gezdirebilecek Bergü? Kafasından binbir gece, binbir tilki geçmeyecek mi? Kebapçıda gönül rahatlığıyla pidenin üstüne 'Bergü- Ceyda-Tan' yazdırabilecek mi? Diyelim Tan'la Ceyda anılarından ya da ortak meraklarından bahsettiklerinde, "Hani bilmemne yazında şuraya gitmiştik ya" tadında konuşmalara girdiklerinde, ne yapacak? Taca kornere mi bakacak? Ya da daha kötü bir senaryo, bir zamanlar bütün evini sponsorlara döşeten Cin- Tan, Bergü'ye doğum gününde ayıcık aldığında; (Elbette Joker sponsorluğunda) ayıcığı gören Ceyda'nın ağzından "A aa, bunu mu almış yaramaz. Bana tek taş yüzük almıştı ama!" cümlesi pırtlayıverirse ne olacak? (Tabii o zamanlar pahalı sponsor bulmak daha kolaydı)
Kolay gelsin Ceyda Özetle, kimse bana 'anlayışlı Ceyda Kardeş' masalını anlatmasın! Eh çıtır sevgilisi var kızın ne desin şimdi? Sonra Allah korusun, hâlâ aklı Tan'da zannederler falan... Ama yine de içi karıncalanmıyorsa, ağzında limon tadıyla gezmiyorsa, ben Ayşe değilim! Hazır ayaktayken buradan bütün kız arkadaşlarıma seslenirim; "Ceyda'yı görüp de havaya girmek, aynı anlamsız performansı benden beklemek yok öyle!" Ya kankasınızdır, ya da öteki kadın ona göre! Kolay gelsin
|