|
|
AK Parti'nin 'müthiş' planı
Türkiye iki önemli seçimi aynı zaman dilimi içinde yapacak. Bu durum, özellikle iktidardaki AK Parti için "hayati derecede" önemli... Partinin kaderi de siyasi kadroların geleceği de şu iki soruya verilecek cevaplarda saklı. Cumhurbaşkanı kim olacak? Genel seçim ne zaman yapılacak? Her iki soruya verilecek cevap, ya parti içi dengeleri sarsacak ya da partiyi bir beş yıl daha iktidar yapacak. İşte bu kritik durum nedeniyle son aylarda AK Parti'nin tepe yönetiminde şeytanın bile aklına gelmeyecek "ince" hesaplar yapılıyor. Peki neler yapılıyor? Önce, dünkü yazımız üzerine bizi arayan bir "siyaset kurmayı" nın şu sözlerine kulak verelim: " Tayyip Bey, Türkiye'de siyaseti en iyi bilenlerden biri. Bir kere çok bilimsel ve profesyonel çalışır. Üç anket şirketi olması, 45 tane iletişim uzmanın yanında olması, kimsenin görmediği şeyler. Tayyip Bey ayrıca stratejik olarak kimden ne yardım alması gerekirse alır." Bu özelliği kuşkusuz Başbakan Erdoğan'a farklı plan yapma olanağı sunuyor. Yakın çevresi de bu farklıkları hayata geçirecek formüller üretiyor. İşte bu formüllerden birini "siyaset kurmayı" şöyle anlatıyor: "Cumhurbaşkanlığı seçim süreci başlamadan Nisan başında erken seçim kararı alınacak. Bu durumda seçim tarihi Haziran veya Temmuz ayı içinde olabilir. Yüksek Seçim Kurulu'nda listelerin kesinleşeceği tarih yaklaşık 2025 Mayıs olur. Bu zamana kadar milletvekili aday listeleri belli değil. Aday listeleri belli olmamış ve tek belirleyicinin Tayyip Erdoğan olduğu böyle bir ortamda cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak." Bu "ince" hesapla iki şey hedefleniyor: İlki "müesses nizamın" tepkisini azaltmak. Çünkü herkes erken seçime yoğunlaşacak. İkincisi ise parti içinde Bülent Arınç gibi söz dinlemeyecek veya partide kaos yaratacak insanlara parti desteğini kesmek. Yani o güne kadar listeler kesinleşmediği için bir tek kişi bile Bülent Arınç veya başka bir adayın peşinden gitmez. Peki Başbakan Erdoğan cumhurbaşkanı adayı olursa ne olur? Durum yine değişmiyor. Bu kez de erken seçimle, Cumhurbaşkanlığı nedeniyle başlayan gerginliğin uzamasıyla yaşanacak her hangi bir ekonomik kriz veya belediyelerde patlayabilecek bir yolsuzluk olayının oyları düşürmesi engellenmiş olacak. Siyaset kulislerinde konuşulan bu "ince hesabın" bir hedefi daha var. O da şu: Seçimi en sıcak aylarda yapmak. Bunun ne anlama geldiğini de bir siyaset uzmanı anlatıyor: "Bu dönemde liberal demokrat tuzu kuru kesimlerin hepsi tatilde olacak. Kimi Bodrum'da, kimi Antalya'da. Hiç biri de oy kullanamayacak. Bu durumda merkez partileri açıkça nal toplar ."
|