|
|
Mor gıça bakıp, gözyaşına boğulmak
ÖNCELİKLE iki tebrik. Biri; Survivor ve Fear Factor gibi sezonun en fazla konuşulan iki yapımından sonra "Yoksa Rüya mı?"yı ekrana taşımayı başaran yapımcı Acun Ilıcalı'ya. İkincisi de böyle bir organizasyonun kaptanlığını üstlenen Uğur Dündar'a... Öyle tahmin ediyorum ki, Kanal D'de önceki gece ilk bölümü yayınlanan "Yoksa Rüya mı?"yı izleyen pek az kimse gözyaşlarına hakim olabilmiştir. İzlemeyenler için kısa özet: Program, başvurular arasından birini değerlendirip, o aileye rüyalarında bile göremeyecekleri bir evi 10 gibi kısacık bir süre içinde teslim ediyor. Hem de dayalı döşeli halde... İlk talihli, (buna ne kadar "talihli" denilebilirse) Gölcük depreminde hem eşini hem de bir bacağını kaybeden ama azimle mücadele edip, kızını 72 saat kaldığı enkazın altından çıkartarak hayata döndürmeyi başaran Binnaz Tiryaki ve ailesiydi. Binnaz Hanım olaydan sonra küçücük birikimiyle bacak protezi taktırmak yerine küçük kızı ile birlikte başını sokacak bir ev almayı tercih etmişti. Ama tabii buna ev denebilirse... Binnaz Hanım, kızı ve yaşlı anne babasının kaldıkları virane, sokaktan taşan kanalizasyonla haftada bir göle dönüyordu. Binnaz Hanım, evi basan kocaman fareler ısırmasın diye kızının yattığı odada sabahlara kadar nöbet tutuyordu. Buna rağmen haline şükrediyordu. Zaten programa katılım formu gönderen de kendisi değil, ondan habersiz başvuruda bulunan teyzesinin kızıydı. Ekip, muhteşem bir çalışmayla Binnaz Hanım ve ailesine harikulade bir ev teslim etti. Ekranda duygular katmerlendi, gözler taştı ve bu taşkın eminim ki dalga dalga tüm Türkiye'ye yayıldı. Benim dikkatimi çeken ise program boyunca tek kelime etmeyip, sadece sessiz sessiz ağlayan anneannenin bileğindeki sarı plastik bilezikti. Anneanne, kendisinin ve ailesinin bunca sefaletinin arasında ABD'li bisikletçi Lance Armstrong'un başlattığı kanserle mücadele kampanyasına destek vermişti. Şu gönlün yüceliğine bakar mısınız? Hele Yurdaşen Dede'nin, yeni evin salonunda diz çöküp, Allah'a dua edişi yok muydu... Program iyi güzeldi de ciğerimin köşesini yakan bir kor alev vardı. Ne yazık ki her hafta "acılar" yarışacaktı. Ve hikayesi en acıklı olan, yeni eve sahip olacaktı!.. NOT: Bu hafta Mortgage (Mor gıç okunuyor) Yasası Meclis'ten çıkacak. Rüyalarda kira öder gibi ev sahibi olmak var. Ama pek çok vatandaşın durumu, bu hayali kurmaya bile yetmiyor. Ne yazık ki onlar yine üşüyen mor gıçlarını ovuşturmakla yetinecekler... Yetiiiiş Uğur Ağabey, hangi birine yetişeceksen?
|