 |
| Nasıl geçti habersiz o güzelim yıllar
|
|
Evet, sinema yazarlığım 40 yaşına bastı. Geçen hafta SABAH Cumartesi bir jest yaparak, benimle konuştu. O konuşmadaki tek bir şeyi düzeltmek istiyorum: Sözünü ettiğim, 'eleştirilerimi topladığım kitap' değil (o kitapları herkes biliyor), eleştirilerimin bazen daha uzun biçiminin yayınlandığı sinema sitemdi: www.atilladorsay.com adresinde çıkan. Sinemayı benim kadar seven birisi için, bu başlı başına bir mutluluk nedeni. Kimi arkadaşlarımın alayla söylediği gibi, hobisini iş olarak seçmiş kaç insan var? Aslında ben mi sinemayı seçtim, sinema mı beni, çok da bilmiyorum. Belki bir meslek, bir uğraş, bir merak tesadüfen seçilmiyor, bizi ona bağlayan sihirli bağlar var sanki... Sinemayı tanıdıkça bilgilenmek, filmlere bağlandıkça o hayal alemlerinin gerisinde yatan çeşitli gerçekleri tanımak istiyorsunuz. Sinema hayat kadar zengin, karmaşık ve hem mutlu, hem mutsuz edebilen bir alan sonunda. 40 yıl sonra, kısacık bir yazıda ne söyleyebilirim? Birikmiş anılarımı elbette bir gün kitaba dökeceğim. Şimdilik, bunca zaman beni okumuş, bana yazmış, bana destek olmuş, bunca kitap yayınlamamı ilgileriyle mümkün kılmış onca okuruma içten bir teşekkür yollamakla yetineyim. Ve konuya ilgi duyanları, bu ayın (Aralık) Milliyet
Sanat dergisinde sevgili Alin Taşçıyan'ın benimle yaptığı konuşmayı ve de SİNEMA dergisindeki anı kırıntılarımı okumaya davet edeyim.
|
