|
|
Ajdar'ı savunma hakkı
Ajdar'ın perşembe gecesi bir barda dayak yediği haberi gelince, herkesten aynı yorumu duydum: "Vuranın eline sağlık!" Neyin ne olduğunu bilmeden, böyle düşünen herkesin ve Ajdar konusunda hepimizin yüzü kızarmalı. Önce şu dayak olayına bir bakalım. Ajdar'a vuran kim? Alihan. Alihan bugüne kadar söylediği şarkılar dışında nasıl haber olmuş bilen var mı? Ben söyleyeyim, köprüde üzerine benzin döküp intihar girişiminde bulunmak, Taksim'de alkol kontrolü yapan polislere türkü söylemek. Bir de Bursa'da bir açılışa katılan manken Nigar Talibova'ya yaptığı 'şaka' var. Alihan tüm kameralar Talibova'ya dönmüşken ortaya çıkıp; "Düne kadar kiranı verdim, seni klibimde oynattım, şimdi bana selam vermiyorsun" diye cep telefonunu fırlatmış. Dışarı çıkarılan Alihan, daha sonra Talibova'nın yanına gidip "Sana şaka yaptım" demiş. Ajdar olayların adamı. Peki ya Alihan ne? Ajdar'ın dayak yediği gecenin haberini seyrettiniz mi? Tahminlerin aksine o görüntülerde Ajdar kaşınmıyor. Ajdar'a hepimiz, hak etmediği bir şöhreti kovaladığı için kızıyoruz. Peki Ajdar o gece söz konusu bara kendi başına gidip, kimseye sormadan mı sahneye çıktı? Ajdar katıldığı televizyon programlarına zorla mı konuk oldu? Kendimize karşı dürüst olalım; hepimiz Ajdar'ın zaman zaman şirretliğe varan saflığını kullanıyoruz. Ajdar ne kadar şirret bir tablo çizerse, o kadar reyting aldığını ve bu sayede daha fazla programa davet edildiğini fark etti. Şimdi kullandığımız Ajdar, ileride bir köşeye itildiğinde ne yapacak hiç düşünen oldu mu? Çekip kendini vurursa bu intiharın tek sorumlusu, o mu olacak? Eskiden her mahallede biraz saf, biraz kaçık ama kimseye zararı olmayan tipler vardı. Ajdar işte o tiplere benziyor. Bizse; o saf, kaçık ve zararsız adamla alay eden, ona taş atan acımasız çocuklara... Belki hiç hoşunuza gitmeyecek ama Ajdar bizden çok daha masum duruyor...
|