Tatlısu arazi aracı...

Captiva'yı fuarda görmüş ve çok beğenmiştim. Şimdi ilk kez kullanma fırsatı buldum...

Chevrolet'nin SUV'si denilince benim aklıma gelen yıllarca kullandığım Blazer olur. 8 silindirli, hayvani bir motor ve güç. Geniş iç kabin. Taş gibi bir altyapı. Gerçek bir arazi canavarı. Tabii bahsettiğim Blazer K5 Blazer'lar. Sonradan peydahlanan K10'lar veya Trailblazer'lar değil. Otomobillerin otomobil gibi, arazi araçlarının da arazi aracı gibi olduğu dönemlerin Blazer'ı. Blazer'ların, RAM'ların, Bronco'ların zamanı. 'Jurassic Park' dönemi. Chevrolet'nin Captiva'sının bu 'Jurassic Park' dönemi SUV'lerle karşılaştıracağımı zannediyorsanız yanılıyorsunuz. Bu bambaşka bir çağın aracı. İlk olarak otomobil fuarında görmüş, çok hoşlanmış ve fuar izlenimlerimde bu arazi aracından da söz etmiştim. Ancak bir türlü içine binememiş, deneyememiş ve haliyle yazamamıştım. Captiva'nın dışardan görünüşü çok çekici. Tasarım doğrudan doğruya Amerikan kaynaklı. Yani SUV tasarlamayı ve yapmayı en iyi bilen milletten. Ama hafiften Volvo XC havası da taşımıyor değil. Yumuşak hatlar, kaliteli stoplar, şık far tasarımı tam anlamıyla kentte kullanıma uygun bir SUV görüntüsü veriyor. Otomobilin içinde insanın biraz kafası karışıyor. Her türlü lüks donanım var. Ama malzeme kalitesi aynı lüksü yansıtmıyor. Biraz fazla plastik var ama yüz bin avrodan fazla olan rakiplerindeki malzemeyi yarı fiyatının da altındaki bir araçtan beklemek zaten imkansız. Buna mukabil "Şu da olsaydı!" diyeceğiniz hiçbir şey yok. İyi çalışan bir klima, deri kaplı elektrikli ısıtmalı koltuklar, gerekli tüm göstergeler, pusula, yol bilgisayarı, torpido gözünde buzdolabı tekmil tamam. İçi dıştan görünüşe göre hayli geniş. 7 kişiye yetecek kadar koltuk var. Motor 2 litre. Yani vergisi düşük. 150 beygir güç üreten dışardan gürültülü, içerden düşük sesli bir dizel. Common rail Turbo motor 320 nm tork üretiyor ki, gayet başarılı.

BU BİR REKOR!
Yakıt tüketimi çok çok iyi. 100 kilometrede yaklaşık 12 litre dizel tüketti ki, bu benim için bir rekor. Ancak motorun devirlenmesi biraz zaman alıyor. Son sürat olan 180'e (Bu kez belirtilen son sürati aşmam kabil olmadı) ulaşmak için epey bir ıkınmak gerekiyor. Araziye çıkınca yüksek tork etkisini gösteriyor ve motor iyi sonuçlar veriyor. Captiva'nın bence en önemli eksikliği fazla yumuşak olan süspansiyonu. Captiva, Kore'de imal edilse de, Amerikan asıllı olduğu için olsa gerek konfor uğruna süspansiyonu fazlaca yumuşak yapmış. Doğru konfor sağlıyor. Hele arazide çok iyi oluyor ama süratli girilen virajlarda bayağı bir yan yatıyor. Tiptronic vites başarılı. Frenler otomobilin beklenenden fazla ağırlığına rağmen iyiden iyi. Bu arada unutmadan, Captiva 1800 kilo civarında bir ağırlığa sahip. Yani bayağı bir ağır. Araziye çıkınca Captiva'nın başarısı düşüyor. Bunun iki temel nedeni var. Birincisi lastikleri. Araziye hiç ama hiç uygun değil. Hadi o değişir. Ama yaklaşma açıları çok kötü. Yani ön ve arka tamponlar yere çok yakın. Yani bir anlamda 'tatlısu arazi aracı'. Captiva bir General Motor ürünü (Yanlış anlamayın Erke motorlu değil). Yakında bir de ikizi olacak: Opel Antara. Aynı fabrikada üretilecek ve büyük ihtimalle aynı baz üzerinde yükselecek. Captiva'nın pazardaki rakibi KİA Sorento. Captiva'nın avantajı benzer bir konforu daha düşük motor hacminde ve vergi avantajı ile sunuyor olması. 80 bin YTL'lik fiyat çok ucuz değil. Hatta Sorento'dan biraz pahalı. Biraz indirimle, pazara egemen olur diye düşünüyorum.

Chevrolet Captiva
Motor Hacmi: 1991 cm3
Max. Güç: 150 Bg.
Max. Tork: 320 nm
0-100 km/sa hızlanma: 12.1 sn.
Fiyatı: 87.950 YTL