SABAH - 14/01/2007 - Halk zoru seçenlerin işini kolaylaştırsın

Şu an 14 Ocak 2007 - Pazar tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

kapat

Google Arama

	Halk zoru seçenlerin işini kolaylaştırsın
	Eleştirenler önce koltukları doldursun

Halk zoru seçenlerin işini kolaylaştırsın

Arif Akkaya ile oynadığı 'Kara Sohbet' adlı oyunda her insanın içinde bir şeytan olduğunu gözler önüne seren Emre Kınay bugüne kadar şeytana uyarak aldığı en büyük riskin tiyatro yapmak olduğunu söylüyor: Ben elverişsiz koşullar altında tiyatro yapmakla zoru seçtim. Halk artık benim gibilerin işini kolaylaştırsın. Kaliteli oyunların oynandığı tiyatro salonları boş kalmasın.

Çoğumuzun 'Yılan Hikayesi' adlı dizide canlandırdığı 'Erkan Ağa' karakteriyle tanıdığı Emre Kınay'ın adı şu sıralar özel bir kanalda yayınlanan dizisinden çok tiyatroyla anılıyor. Bakırköy Belediye Tiyatrosu'nun 'Lütfen Kızımla Evlenir Misiniz?' ve 'Bir Mutfak Masalı' adlı oyunlarında rol alan sanatçı, özellikle kızının adına kurduğu Duru Tiyatro'da sahnelenen 'Kara Sohbet' adlı oyundaki performansıyla göz dolduruyor.

İÇ DÜNYANIZDA BİR YOLCULUK

Belçikalı yazar Amelie Nothomb'un gerçek bir hikayeyi anlatan romanından tiyatroya uyarlanan oyunda Jerome Angust adlı bir iş adamının havaalanında Texel Textor adlı bir yabancıyla karşılaşması anlatılıyor. İkilinin arasında geçen ilginç diyaloglar yalnızca Angust'u değil, seyirciyi de kendi iç dünyasında bir yolculuğa çıkarıyor. Kınay, kendisine 'En İyi Erkek Oyuncu' dalında Afife Ödülü'nü getiren oyunun seyirciye kendini sorgulamayı öğrettiğini belirtiyor ve ekliyor: "Oyuna bir gelen bir daha geliyor. İzleyenler 'Fight Club' ve 'Şeytanın Avukatı' filmlerine benzetiyor..."

* Kızınızın adını verdiğiniz Duru Tiyatro'nun perdelerini insan psikolojisine göndermeler yapan 'Kara Sohbet' oyunuyla açtınız. Ülkemizde insanların çoğu tercihini komediden yana kullanırken açılışı bu oyunla yapmaktan korkmadınız mı? Bu durum bende kaygı yaratmadı ve yaratmayacak. Çünkü tiyatro üç kişinin biraraya gelip bir sabun köpüğü oluşturması ve o köpüğün seyircinin üzerine üflenmesi değildir. Biz istediğimiz hikayeleri anlatacak ve onları ister üç kişi olsun ister bin kişi dinlemek isteyenlerle paylaşacağız. Duru Tiyatro'yu bu yüzden kurdum.

* Oyunun bir sahnesinde canlandırdığınız Texel karakteri, "Tecavüz gurur okşayıcı bir şeydir. Birilerinin uğrunuza yasaları çiğneyebileceğini gösterir" diyor... Ben de böyle düşünüyorum. Hepimiz hayatta lacivert takım elbiselerimizle dolaşıyoruz. Onlardan arınamıyoruz. Sosyal konumlar üzerimize kabuklar örüyor. Nefes almak için o kabukları atmak yerine kabuk üzerine kabuk bağlıyoruz. Oyunda 'Jerome Angust' karakteri bazı şeylerden tiksindiğini öne sürüyor. Bunu

söyleyen herkes gözünü şöyle bir kendine çevirsin. Seyircilere göre oyunun en büyük avantajı bu. Çıkışta herkes kendine 'Ben gerçekten bu muyum acaba?' diye soruyor. Nasıl bir insan olmak istediğiyle ilgili karanlık yerler buluyor. Kimi o noktaları aydınlatıyor, kimi aydınlatamıyor.

TİYATROYU LAVABO YAPTILAR

* Yani diyorsunuz ki hepimizin içinde bir şeytan var. Peki siz içinizdeki şeytanın sesine en son ne zaman kulak verdiniz? Şeytana uyup özel tiyatro yapıyorum! Günümüzde tiyatro yapmak hele de bizim yaptığımız gibi tiyatro yapmak risk almaktır. Hayatın başka türlü olması gerektiğini düşünen benim gibi insanlar varsa gelip oyunumuzu izlesinler. Bizim gibi zoru seçenlerin sayısı artmalı. Kolaycılığa kaçanlar çoğunlukta. Halk zoru seçenin işini kolaylaştırsın. O zaman hayat da kolay olacak. Sorgulamadığınız zaman hiçbir şey kolay değildir. Sorgulamıyorsanız boynunuzu kollarınızın arasına kıstırıp ölümü bekleyerek yaşarsınız.

* Şehir Tiyatroları'na getirilen 1 YTL uygulaması için neler söyleyeceksiniz? Ucuzda keramet yoktur, kalitede keramet vardır. Tiyatronun belirli bir seyircisi vardır. Bu uygulama gelen seyircinin kalitesini düşürür. Geçenlerde 'Kara Sohbet'i izlemeye gelen bir beyefendi en ön sırada tespih sallıyordu. Maalesef tiyatro seyretme adabını kaybeder olduk. Geçtiğimiz günlerde şehir tiyatrolarının bir sahnesinde temizlik yapılırken içeri yoldan geçen vatandaş girmiş ve lavaboyu kullanmak istemiş. Görevliler kendisine izin vermeyince "Bilet kaç lira" deyip 10 tane bilet almış; oyunu izlemek için değil, tuvaleti kullanmak için. Sahne desturla adım atılacak yerdir. Siz bunu ucuzlatırsanız o desturu da ortadan kaldırırsınız. YTL'yi halk için yaptılarsa neden halkın daha çok tiyatroya gitmesi için çalışan özel tiyatroların desteğini iptal ettiklerini açıklasınlar. Ekmeği bedavaya dağıtmaları biletleri 1 YTL yapmalarından daha faydalı olur gariban halk için. Arif Akkaya

ECE SARUHAN - GÜNAYDIN