|
|
|
|
|
Kamyonda 'viagra' dönemi
Viagra şimdi de, otomotiv dünyasına ilham oldu. Kamyoncular arasında 'kamyon viagra'sı olarak adlandırılan ve aracın performansını artırdığı iddia edilen çip büyük ilgi görüyor.
Erkeklerin cinsel sorunlarını çözerek performans kaygısını ortadan kaldıran viagra, şimdi de otomotiv dünyasına ilham oldu. Kamyoncular arasında "kamyon viagrası" olarak adlandırılan, aracın çekiş gücünü artırdığı ve yakıt sarfiyatını düşürdüğü iddia edilen çip, büyük ilgi görüyor. Çünkü kamyon sürücülerinin en büyük sıkıntılarının başında yüksek akaryakıt fiyatları geliyor. Birçok sürücü bu maliyeti düşürmek için çeşitli çözümlere başvuruyor. Kimi aldığı mazota yemek yağı veya 10 numara motor yağı ekliyor. Kimi hiz mazot almadan sadece yanık yağ kullanıyor. Bu nedenle, sürücüler performansı artırmak ve yakıt tasarrufu sağlamak için farklı çözümler bulmaya çalışıyor. Taşımacılar adlı internet sitesinde yer alan habere göre, kamyon viagrası olarak adlandırılan çip, Barel Otomotiv tarafından ithal ediliyor. Kamyon viagrası her ne kadar üreticileri ve yetkilileri tatmin etmese de, Barel Otomotiv'in sahibi Hüseyin Özçelik, sistemin çalışma prensiplerini şöyle anlatıyor: "Çip sayesinde aracın beyninden gelen enjeksiyon parametrelerini değiştirerek aracın torku artırılıyor. Bu sayede de yakıt tasarrufu sağlanıyor. Daha çok, uzun yol yapan kamyonlarda yakıt tasarrufu hissediliyor. Her araca uygulanabilir bir sistem. Ancak motor gücü yüksek araçlarda, sürücünün bu faydayı hissetmesi zor oluyor. Ancak sistemin motoru küçük araçlara sağladığı güç, hissedilir boyutlarda. Ticari araç dediğin zaman sürücü sadece yakıt tasarrufuna bakıyor. Kamyoncu ise torkun yüksek olduğu zaman tasarruf yapacağını biliyor."
YÜZDE 15 TASARRUF Kamyon viagrası'nın bir depoda yüzde 10 ile 15 arasında yakıt tasarrufu sağladığını öne süren Özçelik, sistemin sürekli çalışan bir kamyonda kendini 1 ayda amorti ettiğini söylüyor. Tork devirlerini iyi hesaplayan bir sürücünün daha fazla tasarruf edeceğini belirten Özçelik, "3 aydır bir kamyonda deniyoruz. İzmir- İstanbul gidip geliyor. Her seferinde 50 milyon kazanç elde ediyor" diye konuşuyor. Sistemin Avrupa'da uzun yıllardır kullanıldığını öne süren Özçelik, üretici firmaların neden bu teknolojiyi kullanmadığını da şu sözlerle ifade ediyor: "Üreticiler bir araç üretirken bütün dünya standartlarını göz önüne alıyorlar. Afrika'da emisyon yasaları farklıdır. Avrupa'da egzoz gazı çok önemlidir. Yani firmalar da, kendilerini koruyor. Üretici, aracın garanti kapsamında kendisine geri dönmesini istemiyor. Bu çip, aracın beynine gönderdiği sinyallerle, motorun en üst performansta çalışmasını sağlıyor. Motorun kendi gücünün üstüne çıkartamaz yani. Üretici motoru baskı altında tutuyor, motorun gücünü ortaya çıkartmıyor."
|