Kornasız otomobil istiyoruz
Sigarasız mekân var, sigarasız otomobil de var. Kornasız otomobil neden olmasın? New York ve Londra'da sigara yasağı yayılırken biz de kornasız otomobil yasağı başlatabiliriz
Steven Seagal'ı seviyorum. Kendisini tanımıyorum. Uzaktan seviyor, tarzını beğeniyorum. İyilerin yanında, kötülerin karşısında, sakin, efendi bir insan. Kimseye zararı yok. Ama eğer terbiyesizlik yapar, saygısızlık eder, rahatsızlık verir, üstüne üstlük bir de küstahça dokunmaya 'hede hödö' yapmaya kalkışırsanız (bkz. şiddet uygulamak) tek harekette kolunuzu kırıp elinize veriyor. Bunu yaparken artistik, gereksiz meydan okuma, ağız dalaşı "Sen ne dedin, senin var ya sülaleni..." gibi laflar etmiyor. Şov yok. Siz ne olduğunu anlamadan "Kolum nerede?" diye düşünmeye başlıyorsunuz. Acı sonradan geliyor. Eğer şanslıysanız, olay mekânını yürüyerek terk edebiliyorsunuz. Ben her sabah arkadaki taksi da-dat yaptığında Seagal olmak istiyorum. Arkadaki taksi, tek bir taksi değil. O taksinin şahsında bütün taksiler.
İLKÇAĞ İNSANINA DÖNÜŞ ANI Taksici olmak genel olarak bir kavram, bir değerler bütünü, bir inanç sistemi. Ne zaman park edecek olsanız, ne zaman evinizin önünde birini indirmek isteseniz ya da ne zaman park yerinizden çıkacak olsanız bir taksi geliyor ve arkadan 'da-dat' yapıyor. Bu değişmez. Bilimsel bir veridir. İşte o an içimdeki ilkçağ insanı harekete geçiyor ve içimdeki modern, şehirli efendi çocukla ağız dalaşına giriyor. Sonra ilkçağ insanını ait olduğu yere bilinçaltına, genetik kodların oraya "Arkadaşım yapmayın, efendilik sizde kalsın," diye ittiriyoruz.
KORNA BEYNE VE ZİHNE ZARARLI Sigara içilmeyen mekân var. Sigara içilmeyen otomobil var. Küllük standart özellik olmaktan çoktan çıktı. Ama kornasız otomobil henüz kimsenin aklına gelmedi. Ciğerleri çürüten sigara dumanı kadar, beyne ve zihne aynı etkiyi yapan 'da-dat' da yeryüzünden silinmeli. Sigara yasağının öncülüğünü New York ve Londra yaptı, korna yasağınınkini de biz yapsak. Hayır, amaç kitaplara girmek, Türkiye'nin adını dünyaya duyurmak da değil. Amaç kulakları, zihni dinlendirmek. Çünkü 'da-dat', sizi tanımayan birinin gelip sizi arkadan dürtmesi ve şiddet uygulamasıdır. Ha otomobile korna takmışsınız, ha adamın eline sopa vermişsiniz sizi olmadık yerde dürtmesi için. Korna olmazsa ne olur? Hayatta ne ters gidebilir? Neler olabilir? Otomobil ve içindeki zat, yayanın dibine kadar yaklaşıp 'da-dat' yaparak ödünü patlatamaz. Bu bir eksiklik mi? Hayır.
STEVEN SEAGAL'IN YENİ ALBÜMÜ Peki 'da-dat' hangi kazayı önlüyor? Hangi trafik yumağının açılmasını sağlıyor? Mesela siz 'da-dat' yapınca bakkala koli indiren şoför- hamal (firmalar tasarruf ettiğinden tek kişi bu işleri yapar) hemen yolu açıyor mu? Ya da mahalle bakkalıyla sohbete dalmış altılı sonuçlarını değerlendiren taksici sağa mı çekiliyor? Ne bileyim, mesela yeşil ışıkta yaya geçidinde yolcu indiren minibüs işini daha mı acele hallediyor? Hayır. Hiçbir şey değişmiyor. Aradaki tek fark 'da-dat.' Olmasa da olur. Kornasız otomobil istiyoruz! Steven Seagal'ı beğenerek izliyoruz. Ha bu arada Steven Seagal'ın bir albümü var. Geçen mayısta piyasaya çıktı. Adı Mojo Priest. Elemanları toplayıp gelse bizim Mojo'da Karpuz'la jam session yapacak düzeyde. Meraklısına tavsiye...
|