|
 |
 |
 |
 |
|
Susma! Sustukça seks sorunun büyür!
Partneri sertleşme sorunu yaşadığında doktora götürebileceğini söyleyen Avrupalı kadınların oranı yüzde 68 iken bu rakam Türk kadınında sadece yüzde 20! Oysa seks sorunları konuşulmadıkça büyüyor ve çoğu zaman aldatmayla sonuçlanıyor.
Prof. Dr. Halim Hattat ve kızı İrem Hattat; cinsel sorunların çözümünde iletişimin önemi konusundaki sorularımızı yanıtladılar:
* Türkiye'de çiftlerin seksi konuşamaması cinsel sorunları artırıyor mu?
* Prof. Dr. Halim Hattat: Türkiye'de insanlar için seks en büyük tabu; ya çiftler hiç kimseyle konuşmuyorlar ya da birbirleriyle konuşacakları yerde, sorunlarını arkadaşlarıyla ve aileleriyle paylaşıyorlar. Oysa seks sorunu konuşulmazsa büyür ve tekrarlanma olasılığı artar. İlişkiden korkmuş, bir kere başarısız olmuş ve sonrasında sırt sırta yatan iki kişi birbirleri hakkında farklı şeyler düşünmeye başlıyor. Örneğin kadının düşünceleri; 'kocam beni artık beğenmiyor, gözü artık dışarıda, eyvah yuvam çatırdıyor' şeklinde devam ediyor... İnsanlarda herhangi bir sebeple başarısız ilişkiler olabilir ve bu 7-10 gün arası sürebilir. Nedeni, psikolojik nedenlerin yarattığı konsantrasyon farklılığı veya yorgunluk da olabilir. Komik bir şey ama; konuşmayı denese birlikte daha sıcak bir ilişkiye başlayacaklar. Bir taraf 'hadi çözelim' diyecek... Ama konuşmadıkları için cinsel sorun büyüyor. Hatta çoğu zaman aldatma ile sonuçlanıyor!
*
İrem Hattat: Çift, böyle bir sorun yaşayıp bir de üzerine suskun kalıp konuşmadığında, cinsellikten tamamen psikolojik olarak uzaklaşıyorlar. Sorun bir dağ gibi büyümeye başlıyor. Tedaviye başvurması da gecikiyor.
* Orta yaşta konuşmak daha mı zor?
* H.H.: Gençken iki taraf birbirinden daha emindir. Ama orta yaşı geçen bir noktada; ikinci bir kadın ya da ikinci bir erkek korkusu gelişiyor. Kişiler, 'beni ihmal ediyor, demek ki hayatında başka biri var' diye düşünmeye başlıyor. Sonra 'farklı tercihleri mi var acaba' diye düşünüyorlar. 'Benden uzak, ailemden uzak. Artık ben onu hiçbir zaman tatmin edemem, birlikte olamayız, bunun tedavisi mümkün değil' duygusuna kapılıyorlar. Genç olduklarında sorun daha tekniktir ve teşhis etmek daha kolaydır. Orta yaştaki erkeklerin ise önemli stresleri vardır. O stres içinde gelişen cinsel problemlere daha zor çözüm yolu aranıyor. Orta yaşta erkek cinsel sorun yaşadığında kadın genellikle erkeğinin bir başka ilişkisinin olduğunu düşünüyor öncelikle....
* Kadınlar mı daha çok susuyor, erkekler mi?
* İ.H.: Kadınlar kendi sorunları konusunda zaten tamamen suskunlar. Türkiye'de kadınlar, cinselliğin olmamasını normal kabul ediyor. Bunun normal bir ihtiyaç olduğunu, orgazm veya isteksizliğin tedavisi olduğunu düşünemiyorlar. Bu da yine bilgisizliğin bir sonucu. Aileler de evli çiftlere çok fazla bebek baskısı yapıyor. Evli çiftler bize 'çocuğumuz olmuyor' diyerek geliyorlar. Sonra bakıyoruz ki; 'Tabii çocuğunuz olmaz, siz cinsel ilişkiye girmemişsiniz ki' diyoruz. Cinsellikle ilgili yapılan araştırmalara katılanların yüzde n0-50'sinden 'oldukça önemli' lafı çıkıyor, yüzde 30'u da 'gayretli' olduğunu belirtiyor. Ama aslında kadınlar; cinsel problemi olduğunda, isteksiz olduğunda, acı duyduğunda ve orgazm olamadığında, sorunları taşımak anlamında üşengeçler. Jinekoloğu ile bile sorununu paylaşamıyor.
KORKMAYIN
* H.H.: Avrupa'da 'vital seksüel' kadın modeli yayılıyor. Avrupa'da n0 yaşını aşmış kadın, artık cinsel sorun yaşadığında kocasını doktora götürüyor. Cinsellikte iletişime açık bu kadınlara 'vital seksüel' deniyor. Ayrıca spontan seksüaliteyi istiyorlar. Bu kadınlar çok bakımlı oluyor ve eşinin de bakımlı olmasını istiyor. Avrupa bizden bu konuda çok daha ileride. Ancak bizim kadınlar daha çok baskılanmış durumda. Oysa kadınlar cinsel sorun yaşandığında eşlerine destek olmalı.
* Erkeği cinsel bir sorun yaşadığında Türk kadını nasıl davranıyor?
* İ.H.: 1n ülkede 1n bin kadın üzerinde Bayer'in yaptığı araştırma; Türk kadınlarının cinselliğe bakış açısının diğer Avrupalı kadınlardan farklı olduğunu gösterdi. Türk kadınları, partnerleri sertleşme sorunu yaşadıklarında hiçbir şey yapmayacağını söylüyor. Eşinden doktora gitmesini isteyenler yalnızca yüzde 20. Avrupalı kadınların ise yüzde 68'i bu konuda eşlerini tedavi ettirme arayışına gireceklerini söylüyorlar.
* H.H.: İletişimi olan, cinsel problemlerini konuşabilen çiftler sorunlarını daha kolay yenebiliyor. Konuşarak bizim karşımıza gelen çiftleri zaten yarı yarıya iyileşmiş olarak kabul ediyoruz.
ESRA TÜZÜN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
