
Çankaya sorusu bıktırdı
Geçenlerde bir gazeteci arkadaş itiraf etti: "Çankaya meselesi kabak tadı verdi." Masadaki herkes atladı: "Hem de nasıl!" Gerçekten de erken başlayan Çankaya polemiği yalnız kamuoyu değil, biz Ankaralı gazetecilere bile fenalık geldi. Bir yıldır Başbakan Tayyip Erdoğan'a aynı soruyu sorup duruyor, üç aşağı beş yukarı aynı cevabı alıyoruz. Bir meslektaş, "Sormaktan bıktım" diyor. Bazen yurtdışı gezilerinde Erdoğan'ın ağzından konuyla ilgili "söylenmemiş" bir cümle koparmaya çalışırken, Başbakan'ın yüzünde "tufaya gelmem" gibisinden alaylı bir tebessüm beliriyor. Yine de sabah-akşam, çayda-kahvaltıda, maçta-kuyrukta konumuz Çankaya. Başbakan Erdoğan, "Nisana kadar isim açıklamam" dese de "Çankaya toto" kentimizin en popüler sporu. Bulutlara bakıp hava tahmini yapar gibi, "Dün çok rahattı, espri yapıyordu. Çıkacak gibi gözüküyor" ya da "Bugün çok gergin. Çankaya konusunda iyice sıkıştı" hatta "Emine Hanım istiyormuş, kendisi istemiyormuş" gibisinden kimsenin doğruluğunu bilmediği spekülasyonlar yapılıyor etrafta. Dedim ya, Ankara'nın en verimsiz, ancak en vazgeçilmez sporu bu. Bizim SABAH büroda bile çeşitli isimler üzerine iddiaya girenler var. Tabii "Bir yıldır her gün aynı soruyu soruyor, aynı cevabı alıyoruz" derken, Çankaya konusunda hiçbir yenilik olmadığı sonucuna varmayın. Örneğin, Başbakan Erdoğan'ın ATV'deki Teke Tek Programı'nda Fatih Altaylı'ya, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün de dün Türkmenistan yolunda yaptığı açıklamalar, tansiyonu belli ölçüde düşürdü. TÜSİAD'ın bu hafta yaptığı Ankara çıkarmasında, net bir biçimde "erken seçim istemiyoruz" tavrını ortaya koyması, erken seçimi telaffuz eden Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve bazı muhalefet partilerinin oyununu büyük ölçüde bozmuş oldu. CHP ise ne erken seçim, ne de sinei millet formüllerini gerçekçi buluyor. Deniz Baykal'ın demeçlerinden anlıyoruz ki, Çankaya konusunda yapılan itirazların Parlamenter ve meşru siyasi zeminde olması gerektiğini düşünüyor. CHP belki de bu yüzden, dün Şener Eruygur ve Kanaltürk'ten Tuncay Özkan'ın başı çektiği Menemen'deki Kubilay Mitingi'ne ve benzeri sokak muhalefetlerine fazla sıcak bakmıyor. Bu arada Başbakan Erdoğan'ın da Teke Tek'teki açıklamalarında, güçlü bir biçimde "Meclis dışından biri de olabilir" vurgusu yapması, Erdoğan karşıtı cepheyi şaşırtabilecek bir strateji. Bu sayede Çankaya gerilimi kısa bir süre de olsa yumuşayabilir. Belki de bu yüzden, birkaç hafta öncesine kadar "Başbakan kesin Çankaya'ya çıkacak" diyenler çoğunluktayken, son günlerdeki başkentteki genel trend "Kendisi çıkmayacak, başkasını aday gösterecek" demek. "Stratejik muallaklık" bu kadar kafa karıştırıcı olabilir. İşte Ankara yılbaşı ve bayrama bu ortamda giriyor. Bayram sonuna kadar yeni bir Çankaya tartışmasının alevlenmesi, yeni sözlerin söylenmesi, bilinmedik bir açıklamanın gelmesi, pek mümkün değil. Sonra yine "toto" ya devam ederiz.
|