|
|
İnsanüstü bir varlığa aşık olmak hayalimdi
* 'Arthur ve Minimoylar' içimizdeki çocuğa sesleniyor. Bu çocukluk düşünüz müydü? Aslında hayır. Size gençlik düşümü söyleyeyim; inekler ve çimenlerle çevrili, sinema veya TV'nin olmadığı küçük bir yerde yaşıyordum ve sanırım sıkılmıştım. '5. Element' ilk kitabım, 16 yaşında yazdım. Bir taksiye atlayıp oralardan kaçmak ve insanüstü bir varlığa (Milla Jovovich canlandırdı) aşık olmak hayalini kurmuştum. Aslında yunuslar gibi yaşamak, dalgıç olmak istiyordum ('Derinlik Sarhoşluğu') ama sakatlanınca işler değişti, sinemacı oldum.
* Yeni filminize bakınca, bu yaştaki kaçış planınız farklı, geri dönüyorsunuz. Öyle. Belki arka bahçenizdeki hazinenin farkına varıyor, değerini anlıyorsunuz biraz da.
* Minimoylar'ın evreni gayet barışçıl. Sembolik olarak kısalar ve uzunlar birarada mutlu yaşıyor. İnsanlar ise özensiz ve yıkıcı. Evet. Minimoylar minik oldukları için farklı bir açıdan bakıyor, uzun olanlar da diğer açıdan. Böylece biraraya geldiklerinde resim tamamlanıyor. Tek başınalığın kime ne faydası var? Afrika'dan gelen fakir bir insana suyun ekmeğin olmadığı yanlış bir yerde doğduğu için köpek gibi davranmak insanlık mı!
* Minimoylar çevreyi kirleten insanlara rağmen Arthur'a yardım ediyor... Minimoylar'ın doğayla uyumu inanılmaz. Hepimiz aynı gezegende yaşıyoruz, kaçacak başka yer yok. Okyanusun ortasında bir gemide kalmak gibi. Biz bindiğimiz gemiyi yakmakla meşgulüz, önlem almazsak hepimiz öleceğiz.
* Kendi kendimizi sabote ediyoruz yani... Aynen! Hem de sadece güç ve para için. Fakirlik arttıkça din yükselişe geçiyor. Bu konuda çok dikkatli olmalıyız çünkü her dinin ötesine baktımızda para ve güç çatışmasını görüyoruz. Halbuki her din 'birbirinizi sevin' der.
|