|
|
Havadan serbest karadan yasak!
Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin malum "soykırım" iddiaları nedeniyle sağlıklı olmadığını herkes biliyor. Hatta sokaktaki insana sorsanız, çoğu hiçbir ilişkimiz olmadığını söyler. Ama bu gerçek değil. Haftada 4 gün Erivanİstanbul arasında uçak seferi var. Binlerce Ermenistan vatandaşı başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerimizde çalışıyor. Ermenistan'ın gıda ihtiyacının büyük bölümü Gürcistan üzerinden Türkiye'den gidiyor. Ve iki ülke arasında 200 milyon dolara ulaşan bir ticaret hacmi var. Bunlar elbette Ermenistan hükümetinin sert tutumuna rağmen, Türkiye ve Ermenistan halkları açısından iyi şeyler. Ancak bu ilişkilere rağmen ortada garip bir durum devam ediyor. İki ülke arasındaki en yakın ulaşım yolu Kars'taki Doğu Kapı kapalı. Yani sadece Ermenistan'a değil, Türkiye'yi Kafkaslar'a bağlayan demiryolu tam 13 yıldır kapalı tutuluyor. Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu bu sonucu şöyle değerlendiriyor: "Ermenistan'ın sınır kapısı kapalı değil, Kars'ın sınır kapısı kapalı. Çünkü İstanbul'dan ticaret de devam ediyor, uçak da kalkıyor. Orada problem yok. Problem sınırda." Peki bu durum başta Kars olmak üzere sınır kentlerini nasıl etkiliyor? Sorunun cevabını Türkiye-Ermenistan İş Konseyi Başkan Yardımcısı Noyan Soyak veriyor: "Büyük etkisi var. Sadece Ermeni diasporasından geçen yıl aşağı yukarı 300 bin kişi Ermenistan'a turist olarak gitti. Bunların çoğu Kars'a ve Ani'ye gelmek istiyor. Küçük bir hesapla yaklaşık 200 bin kişinin Kars'a geldiğini ve günlük 100 dolar harcadığını düşünürsek bu aşağı yukarı 20 milyon dolar eder . Ciddi bir rakam. Dolayısıyla Kars'ın turizm potansiyelinden kaybettiği rakam bu. Daha ticarete girmedik bile." İnanılmaz değil mi? Bu rakamın Türkiye'nin doğusunda nasıl bir canlılık yaratacağını görmemek mümkün mü? Ama olmuyor. Kara sınırı kapalı, hava sınırı açık. Bu işte bir gariplik yok mu? İki ülke arasında 1997'de 32 milyon dolar olan ticaret hacmi şimdi 200 milyon dolara ulaşmış durumda. Kars'ın ticareti ise sıfır noktasında. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, bir süre önce "soykırım" iddialarıyla ilgili uluslararası kurumlara gidileceğini söyledi. Bu önemli adımın bir benzeri 1993'e kadar açık olan Doğu Kapısı'nda da atılamaz mı? Noyan Soyak bu kapının ne kadar önemli olduğunu şöyle anlatıyor: "Bu demiryolunu sadece Ermenistan'a gider gibi düşünmemek lazım. O bizim Rusya ve Kafkasya'ya açılan tek demir yolumuz. Şöyle düşünmeliyiz: Bir Türk yatırımcının, Türkmenistan'da, Özbekistan'da veya o bölgedeki herhangi bir yatırım veya ticaretinde sadece nakliye olarak maliyetini yüzde 35 indirecek bir demiryolu. Basit bir yol değil orası."
|