| |
|
|
'Tahsilli cahiller'
Sizin de dikkatinizi çekiyor mu bilmiyorum ama şöyle bir durum var: Herhangi bir konuda ilginç bir 'benzetme', çarpıcı bir 'mecaz', eğlenceli bir 'istiare' bulan; kendini o konuda düşünmüş addediyor. Yukarıdaki cümle biraz karmaşık oldu. Örnek vereyim: Biliyorsunuz 'Borat' adlı bir film var. Özeti şöyle: Kazak gazeteci Borat, bilgisini, görgüsünü artırmak için ABD'ye gidiyor ve oradan çeşitli maceralara karışıyor. 'Borat' şimdiye kadar az rastladığımız türden; uçuk, delice, fazlasıyla cüretkâr, ahlak sınırlarını zorlayan bir komedi filmi. İşte bu film için bazılarının "Kazakistan'ın Midnight Express'i..." dediğini duydum. Bu iddiayı okuduğunuzda ne düşünürsünüz? Şöyle bir şey: "Herhalde film Kazakistan'ı en azından 'kötü' bir ülke olarak gösteriyor." Halbuki filmin 'gerçek' Kazakistan ile hiçbir alıp veremediği yok. Kazakistan yerine Peru da olabilirdi, Tanzanya da... Zaten bazılarının "Kazakça" sandığı konuşmalar aslında Lehçe, İbranice ve Ermenice! 'Midnight Express'i izleyen birçok yabancı, "Demek Türkiye böyle bir ülkeymiş..." demişti. Haklıydılar çünkü film gerçek, somut, yaşanmış bir olayı anlattığını öne sürüyordu. Halbuki 'Borat'ı izleyenler, (tabii eğer aklı fikri yerinde, normal, mantıklı insanlarsa) filmdeki 'sözde' Kazakistan ile 'gerçek' Kazakistan arasında hiçbir bağ olmadığını... Dahası, filmin de böyle iddiası bulunmadığını gayet iyi biliyor. Peki hiçbir dayanağı olmayan o 'Midnight Express' 'benzetmesi' nereden çıkıyor? İşte bu tip yorumları yapanlar, yazının başında sözünü ettiğim, düşünce fukaraları. Bir konu üzerine düşünebilmeleri için onu tanıdıkları, bildikleri (ya da öyle sandıkları) başka bir şeye benzetmeleri gerekiyor. Şöyle akıl yürütüyorlar: "Midnight Express'i biliyor muyuz? Biliyoruz. Hah, tamam işte, Türkiye için o film ne ise, 'Borat' da Kazakistan için aynı şeydir..." Yazar-araştırmacı-eleştirmen Tanıl Bora, Birikim dergisinin son sayısında bu tipleri 'tahsilli cahiller' diye adlandırdı. (Aktüel'in piyasadaki sayısında Bora ile yapılan röportajı da okuyabilirsiniz.) Tahsilli cahiller, belli bir eğitim almış, Türkiye ve dünya meseleleriyle az çok ilgilenen kişiler. Çeşitli konularda malumat sahibiler. Ancak o malumatı (enformasyonu) işleyecek derinlikli bilgiye, akıl yürütme becerisine, mantık süzgecine sahip değiller. Onlar, yüzeysel benzerlikleri olan bambaşka iki şeyi 'aynı' ya da 'denk' sanıyorlar. Mesela basit bir saygı gösterisi yapan Papa'nın kıyama durduğunu iddia edebiliyorlar.
|