|
|
'Okurlarım ikiye ayrılır: Tapanlar, nefret edenler'
- Hıncal Uluç'a göre 'kadın olmak' için ancak 'genç ve güzel' olmak lazım. Bu diğerleri için biraz acıtıcı olmuyor mu? - Acıtıyor, macıtıyor... Beğenmediğim kadına bakmam.
- Öteki kadınlar ne yapsın peki? Kendilerini kötü hissedecekler bu durumda... - Niye? Hıncal Uluç dünyadaki tek erkek mi? Hoşlanıyorsam bana göre çirkin değildir, ama başkalarına göre çirkin olabilir. Bana bazen "Aman neresini beğeniyorsun onun?" dedikleri de olmuştur yani, yaşamışımdır bu gibi şeyler.
- Telefonunuzu telesekretere bağlı tutar, evdeyseniz bile açmazmışsınız. Neye karşı önlem bu? - Hiçbir insanın, beni canının istediği anda bulma özgürlüğü yoktur. Buna en yakın arkadaşlarım dahil.
- Hayatınıza giren kadınla mesafesiz kalmayı başarabilir misiniz peki? - Karım ve bütün sevgililerimle mesafeyi kaldırmışımdır aramızdan.
- Akrep burcusunuz ve bu burç insanı için "Kincidir," derler? Sizde de var mı bu özellik? - Bilemem ama hayatımda sayıları beş veya altıyı geçmeyen kişiler vardır, onlar benim için yokturlar. Bu isimler herhangi bir şekilde, köşemde de geçmez, röportajlarımda da geçmez. Benim köşemde birisinin ismi geçiyorsa, o isim benim için şöyle veya böyle değerlidir.
- Sizi ya sevmeli ya da öldürmeli mi Hıncal Uluç? - Öyledir. Benim okurlarım da ikiye ayrılır: Sevip de tapanlar, bir de nefret edenler.
- Bunu illa ki bir iz bırakma çabasına bağlayabilir miyiz? Aradaki fark neden bu kadar uçurum? - Aradaki fark benim farkımdan kaynaklanır. Benim gibi yazar çok az. Ben düşüncemi düşündüğüm gibi ama düşündüğüm anda söylerim.
|