SMS: AY yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder
Başbakan'ın sözleri güzel keşke uygulamayı da görseydik
Başbakan RecepTayyipErdoğan Türkiye'de düzenlenen bölgesel Davos Toplantısı'nda konuşurken seçim ekonomisi konusunda duymak isteyeceğimiz sözleri söyledi: "Bazıyerlerdespekülasyonlaryapılıyor.'Acabaseçimyılındaseçimbütçesimihazırlanacakveyaseçimpolitikaları...Bunayönelikbazıadımlarmıatılacak?'Buuluslararasıtoplantıdaaçıkvenetsöylüyorum.Bizimkarakterimizdeböylebiranlayışyok.Bugünekadarmalidisiplindennasıltavizvermediysek,bundansonradaaslatavizvermeyiz.Bizimiçinöncelikülkemizdekiyatırımcılarılarımızınmenfaatidir,partimizinmenfaatideğildir."
Uygulamafarkı Başbakan'ın özellikle yabancı yatırımcılara yönelik böyle bir toplantıda kullandığı sözler doğru olmasına doğru. Kimsenin diyeceği bir şey yok. Ancak uygulama farklı oluyor. * Madem seçim ekonomisi yok, o zaman neden elektrik zammı bu kadar geciktirildi ve halen geciktiriliyor. Üstelik IMF ile programı yürütmekte sorun yaratmaya başlamasına karşılık... Bunun arkasında seçim meydanlarında kullanılabilecek "enflasyonu tek haneye indirdik" sloganına hazırlık olmasın? * Kamuda geçici çalışan 200 bin kişiyi kadrolu yapma kararı neyin nesi? Neden geçen yıl yapılmamış da bu yıl yapılmış? * 40 bin KOBİ'nin bankalara ve kamuya olan borcunu erteleme yoluna neden şimdi gidiliyor? Kriz 2001'de olmadı mı? Büyük şirketlere İstanbul Yaklaşımı çoktan yürürlüğe konulup tamamlanmadı mı? * Belediyelerin 5 milyara yakın borcu daha yeni düşürüldü. Yeniden yapılandırmayla sağlanan bu düşüşün ardından Türkiye'de çoğu AKP'ye ait belediyeler acaba genel seçimlerde harcama artışına gitmeyecek mi? Belediyelelerin harcamaları şeffaf ve kontrol edilebilir mi?
İnandırıcılığıaz Piyasalar ve ekonomi çevreleri zaten IMF ile yürütülen programdan dolayı merkezi bütçeyle kontrolsüz bir seçim harcamasının mümkün olamayacağını düşünüyordu. Bu nedenle bütçe dışı fonlar ve harcama kanalları kullanılacaktı. Merkez Bankası da yakın dönemde faizleri indirmeyeceğini açıklarken bütçe dışındaki bu harcamalara dikkat çekmişti. Başbakan'ınsözleridoğruolmasınadoğruamauygulamafarklıolunca,inandırıcılığıazoluyor. Az oluyor ki, piyasalar kötüye gidiyor. Küresel piyasalar iyi gitse biz yatay gidiyoruz, kötü gitse biz daha kötü gidiyoruz.
Bütçenindurumu Ancak denilebilir ki, bütçe de açık yönünden 1980 sonrasının en iyi bütçesi. Açık, milli gelirin yüzde yarımına inecek. Bu da doğru. Ancak bir kerelik gelirlerle bu mümkün. Geçen yıl 8.2 milyar dolarlık özelleştirme yaptık. Bu yılı henüz bitirmedik ama 8.1 milyar dolarlık özelleştirme hasılatına ulaştık. İki yıl arka arkaya 16 milyar doları aşan bir gelir. Kaç yıl daha bu tutarda özelleştirme gelirimiz olacak? Enerji dağıtım ve Halkbank satışıyla belki bir yıl daha. Sonrası yok.
Ayrışmanınnedeni Bu anlamda Başbakan veya hükümet iki tutumu ya da uygulaması piyasaları ve ekonomiyi negatif etkiliyor: * Biri başvurulan seçim ekonomisi yatırımları. * Diğeri de cumhurbaşkanlığı konusundaki belirsizliği gidermemek. Başbakan "Cumhurbaşkanlığımeselesininisanakadardondurdum" diyerek konuyu kapattı. Ama bu aynı zamanda nisanayınakadarpiyasalarınveekonominingerilimaltınagirmesivebelirsizliğinsondakikayakadartaşınması demek. Eğer Başbakan yukarıda söylediği sözlerin gereğini yapmış olsaydı, şimdi Türkiye, diğer gelişmekte olan piyasalardan negatif yönde ayrı hareket etmeyebilirdi.