Caner'in derdi kırılan egosunu tamir etmek

Ey 'Caner ve Tülin evlensin!' diye kanal kanal dolaşan, işini gücünü bırakıp televizyon karşısına geçen kadınlar... Ne yapmaya çalışıyorsunuz Allah aşkına? Derdiniz ne? Ne olacak Caner ile Tülin evlenince? Hayattaki tek mutluluğunuz bu mu? Buysa, hakikaten acırım size. Onların derdi evlenmek değil ki! Evlenecek olsalar evlenirlerdi. Siz istiyorsunuz diye, niye evlensinler? Görmüyor musunuz; birbirlerine uygun bir çift değiller. Hiç değiller! İkisinin de bir sevgiliden, eşten, hayat arkadaşından beklentileri tamamen farklı. Karakterleri, her şeyleri farklı! Allah'tan Tülin farkında da bunun, kendini ateşe atmıyor! Temkinli davranıyor. İki gün sonra "Çok seviyorum!" diyen Caner'in sevgisinin biteceğini, şiddetin başlayacağını biliyor. Sevdikleri için döver, öldürür bu tür erkekler. Annesinin kalbini kıran bir erkekten ne beklenir ki?

O bir zavallı!
Ayrıca... Ne işi var, ne gücü, ne de bir meziyeti. Evlenince nasıl geçinecekler? Bütün gün evde oturup birbirlerini mi yiyecekler? Siz mi bakacaksınız? Hem nesini beğeniyorsunuz Caner'in? Erkek olduğu için başına kuş konmuş diye şımarttığınız erkeklerden biri o. Hiçbir vasfı olmayan bir garip! Yakışıklı ve de erkek olmayı meziyet sanan bir zavallı. Parlamayı, öfkelenmeyi, esip savurmayı da erkekliğin göstergesi sanıyor. E ne yapsın önünde şımartıp yere göğe koyamadığınız büyükleri var! Onlara özeniyor tabii. Benim anlamadığım husus; Caner'in bütün olumsuz özelliklerini ona özgü olarak kabul ederken, çok sevdiğinizi söylediğiniz Tülin'in değişmesini istemeniz! Niye Tülin değişiyor da, Caner değişmiyor? Niye her zaman erkeği kayırıyorsunuz? Yahu siz kadınsınız; aklı başında bir kadın, erkeklerin kendilerini kadından daha üstün görmesine izin verir mi? Niye bir kadın kendi doğurduğu çocuklardan erkek olanına "Sen aslansın, sen yaparsın, senin hakkın!" deyip, kadın olanına "Pasif olmayı ve kalmayı" öğretir? Erkeği tepesine çıkararak ne yapmaya, kimden intikam almaya çalışır? İntikamın yolu bu mudur?

Güç kadında
Güçlü olan kadın. Akıllı olan kadın. Erkeği de kadını da doğuran, yetiştiren, hatta yöneten kadın. Peki, niye kendini paspas diye yere serer? Erkeğin çiğnemesine, ezip geçmesine, küçümsemesine izin verir? Hiç mi kendinize saygınız yok kadınlar! Siz kendinize değer vermez, güvenmez, gücünüzün farkında olmazsanız, bir başkası sizi nasıl önemser? Seven insan fedakarlık yapar. Madem Caner daha çok seviyor, o zaman o değişsin! Değişerek sevdiği kadının kalbini kazansın. Nerede görülmüş bir erkek peşinden koştu diye kadının kendini ona uydurmaya çalışması? Ayrıca kimse değişmek zorunda değil. Kimse kimseyi değiştirmez. Değişilmez. Aşk bile değiştirmez. İnsan neyse odur. Soğuksa soğuktur, agresifse agresif. Ya olduğu gibi kabul edilir sevgili ya da uygun biri aranır. Hem dedim ya; evlenmeye niyetleri yok! Caner kırılan egosunu tamir etme derdinde. Tülin kabul edince aşkı da bitecek, gözyaşı da. Maksat onu alt etmek. Oyuna gelme Tülin! Ve sevgili adaşım... Madem 'Tülin ve Caner' diye devam edeceksiniz bari bir uzman çağırın programa. Bir psikolog, psikiyatr, sosyolog vs. O, bu, şu yine yapsın içi boş yorumlarını ama yanlışları ve doğruları bir bilen söylesin. İşte o zaman bir işe yarar Caner ile Tülin ikilisi. Seyredenler gerçekten bir şey öğrenir!