|
|
Benzer iki rapor farklı iki uygulama
Dünkü ve bugünkü gazetelerde İstanbul Altın Borsası (İAB) eski yöneticilerinin gözaltına alınması ile ilgili haber dikkatinizi çekmiştir. İAB'nin eski yöneticileri ile ilgili Başbakanlık Teftis Kurulu Raporu'nda 'Başbakanlık Tassaruf Genelgesi'ne uymama, Kamu İhale Kurumu'na (KİK) tabi olmadıklarını ileri sürerek yasalara aykırı mal ve hizmet alımı yapmak ve memur maaşlarına sınırlama getiren 631 sayılı kanun gücünde kararnameye aykırı olarak işlem yapmak' iddiaları üzerine Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı harekete geçti ve gözaltılar başladı. Bu iddiaları içeren raporu aylar önce okurlarımla paylaşmıştım. Ancak şunu da belirtmekte fayda var. Soruşturma geçiren şahısların şu aşamada suçlu olduklarını söylemek mümkün değil, sanıkların suçlu olup olmadıkları yargılama sonunda belli olacaktır. Benim merak ettiğim bire bir benzer iddiaları içeren İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) için de SPK Denetim elemanlarının raporu da vardı. Hatta İMKB Başkanı Osman Birsen'in kanal kanal dolaşarak Başbakanlık Tassaruf Genelgesi, KİK ve 631 sayılı kanun gücünde kararnameye tabi olmadıklarını haykırdığı gözlerimin önünden film şeridi gibi geçiyor. Benzer iki kurum, benzer iki rapor ve farklı iki uygulama şaşırtıyor beni. Aradaki tek fark, adı geçen İAB'nin yöneticilerinin şu anda görevde olmamalarıdır. İMKB'nin ise görevde olup, mühürün kendilerinde olması. Yani siyasilerin benzer uygulamaları içeren taleplerinin şu aşamada İMKB yönetimince karşılanabiliyor olması ileride benzer bir uygulamaya muhatap olmayacağı anlamına gelmiyor.
|