| |
|
|
Aşkın'a kavuştuk!..
YAZ boyu en çok aradığım şeydi, Niş'teki akşam üstleri.. Sortie'de bir arada İlham Gencer ve İpek, enfes yaz akşamları yapıyorlardı, ama kısa sürdü.. Bizde "Akşamüstü" keyfi pek yoktur nedense, Batının "Mutlu saatler" dediği.. Bu yüzden çok özlemişim Aşkın (Arsunan) ve müziğini.. Sevgili Kaya "Başlıyoruz" deyince, salı akşamı kendimi bir Niş'e atmışım, bir ben var, bir de garsonlar o saatte.. Salonu değiştirmişler.. Müzik gurubunu en dibe daha rahat bir yere almışlar.. Aşkın geldi nihayet.. Ekip de değişmiş.. Bizim geçen yılın konuk solisti Aydın Kahya, trombonu ile katılmış.. Bir yeni müthiş delikanlı, dinlerken, alkış kıyamet, Yavuz Darıdere.. Trompet.. Saksofonda da bir genç.. Çağdaş Oruç.. Ve Duygu tabii, Aydın'la solistler.. Kaya, tam sahnenin önünü, dev kabinin dibini ayırmış bize.. Aşkın "Burası size çok yüksek gelir, az geriye alayım" dedi.. "İşine bak" dedim.. "Ertekin'le ben, Papyon gecelerinden şerbetliyiz.. Aydın (Şimdi Kuşum diyorlar) 235 desibel bağırtırken kabinleri, biz sahnede otururduk.." Repertuarı da yenilemiş Aşkın.. Nefis bir müzik akşamı ile kış sezonunu açtık.. Eskisi gibi.. Salı, çarşamba, perşembe, cuma, 19.30!..
|