Yarattığı milli gelirin yüzde 83.4'ünü tüketim için harcayıp sadece yüzde 16.6'sını tasarruf edebilen Türkiye, bu nedenle yatırımlarının finansmanı için önemli ölçüde dış borçlanmaya gitmek zorunda kaldı.
Son yıllarda tüketimle büyüyen Türkiye'nin yurtiçi tasarruf oranı da yüzde 16.6'ya kadar indi.
Devlet Planlama Teşkilatı tarafından hazırlanan ekonominin genel dengesiyle ilgili verilere göre, hızla artan tüketim harcamaları tasarruf eğilimini önemli ölçüde azalttı. Bu yıl 462.9 milyar YTL'lik bir harcanabilir gelir elde eden özel sektör bunun 399.4 milyar YTL'lik kısmını tüketim harcamaları için kullanırken, 63.5 milyar YTL'lik kısmını ise tasarruf etti.
Böylece
2005 yılında yüzde 69.8 olan özel tüketim harcamalarının milli gelire oranı bu yıl yüzde 71.1'e yükselirken, özel tasarrufların milli gelire oranı ise yüzde 14.2'den yüzde 11.3'e kadar indi.
Bir başka ifadeyle 2005 yılında harcanabilir her 100 liralık gelirin 79.7 YTL'sini harcayıp, 20.3 YTL'sini tasarruf eden özel kesim bu yıl ise harcamalarını 84.1 YTL'ye çıkarıp tasarruf ettiği kısmı ise 15.9 YTL'ye indirdi.
Özel sektörün tasarruf eğiliminde yaşanan bu düşüş özel sektörün tasarruf yatırım farkını büyüttü. Diğer bir ifadeyle özel sektör yatırımlarının finansmanı için daha fazla dış borçlanmaya gitmek zorunda kaldı. 2005 yılında 26.7 milyar YTL olan özel sektörün yatırım ve tasarrufları arasındaki fark bu yıl 48.5 milyar YTL'ye kadar yükseldi. Diğer bir ifadeyle özel sektörün 2005 yılına milli gelirin yüzde 5.5'i kadar olan tasarruf-yatırım farkı bu yıl yüzde 8.6'ya ulaştı.
KAMU SEKTÖRÜ FAZLA VERDİ
Bu arada bu yıl 99.1 milyar YTL'lik bir harcanabilir gelir elde eden kamu kesimi ise tüketimini 69.4 milyar YTL'ye yükseltti. Kamunun tasarrufları ise 29.6 milyar YTL'ye ulaştı.
27.3 milyar YTL'lik yatırım harcaması gerçekleştiren kamu sektörünün tasarruf-yatırım dengesinde 2.3 milyar YTL'lik fazla oluştu. Dolayısıyla bu yıl kamu sektörü yatırımlarını kendi tasarruflarıyla finanse etti. Bu nedenle de borçlanma gereksinimi duymadı.
2007'DE ROLLER DEĞİŞEBİLİR
2005 yılında yüzde 18.2 olan toplam yurtiçi (kamu+özel) tasarrufların GSMH'ye oranı bu yıl yüzde 16.6'yla son yılların en düşük düzeyine geriledi. 2005 yılında 88.4 milyar YTL olan kamu ve özel sektörün toplam tasarruflarının bu yıl 93.2 milyar YTL düzeyinde gerçekleştiği tahmin ediliyor.
2007 yılında ise özel sektörün tasarruf oranının yeniden milli gelirin yüzde 16.2'sine çıkarılması hedefleniyor. Kamu ve özel sektörün toplam tasarruf oranının ise yüzde 17.1'i bulacağı öngörülüyor.
Cari işlemler açığının önemli bir tehlike oluşturmasına rağmen gelecek yıl kamu kesimi tüketim harcamalarını artırmayı planladığı için bu yıl GSMH'nin yüzde 0.4'ü kadar fazla veren kamunun tasarruf-yatırım farkının gelecek yıl yüzde 1.3 oranında açıkla sonuçlanacağı tahmin ediliyor. Başka bir ifadeyle kamu kesimi yatırımlar için bu ölçüde bir dış borçlanmaya gitmek zorunda kalacak.
2007 yılında Türkiye'nin toplam dış kaynak kullanımının 41.1 milyar YTL'si özel sektörden, 8.3 milyar YTL'si de kamu sektöründen olmak üzere toplam 49.4 milyar YTL'yi bulacak. Türkiye gelecek yıl milli gelirinin yüzde 7.8'i kadar dış kaynak kullanmayı hedefliyor.