Mektubu yanıtsız kalmadı
Işıl Özgentürk, portresini çiziyor Onat Kutlar'ın: "Genç bir adam, bir elinde Malte'nin notları, öbür elinde Evliya Çelebi seyahatnamesi, Antep'in bakır sıcağında kuytu avlular arar. Avluların serin bilgeliğinde çok yaşlı kadınlar eşkıya öyküleri anlatır: bir adam sevdiğini öldürür: bir uzun hava, sessizliği çığlık gibi yırtar." Ülkesinin çocukluğu gibi yaşamıştır hayatını da çünkü.. Fethi Naci'ye göre de 'melali anlayan neslin' belki de son temsilcisidir. Hangi bir yönünü, cephesini anlatmalı 11 Ocak 1995'te teröre kurban verdiğimiz sevgili Onat Kutlar'ın? Şair, hikayeci, denemeci, sinemacı Kutlar, hangi tanımın dar çerçevesine sığabilir? Bütün bunları da bilge aydın olmanın şemsiyesi altında toplamamış mıydı? 'Edebiyat ödevi' olarak lise öğrencisi yeğeni Yunus Aksoy'un sorularını yanıtlarken yaptığı 'aydın' tanımı bugün de geçerliliğini korumuyor mu? "Aydın dediğimiz zaman çağının olayları karşısında sessiz kalmayan, haksızlıklara karşı koyan, yanlışlığı düzeltmek için mücadele veren, toplumun mutluluğundan kendini sorumlu sayan, kendi benliğini değil başkalarını düşünebilen, sadece kendi ülkesini değil bütün yeryüzünü düşünebilen, insanların mutluluğunda, barıştan yani insanoğlunun bu güne kadar geliştirdiği bütün değerlerden yana olan insan anlaşılmalıdır." Titiz araştırmacı Turgut Çeviker'in AKSAV ve TÜRKSAV'ın katkılarıyla yayına hazırladığı Onat Kutlar Kitabı, 43. Altın Portakal Film Festivali yayını olarak çıktı. Yalnızca bölüm başlıkları bile kitabın Onat Kutlar'ın kişiliği ve sanatına yakışır ve yaraşırlığının bir göstergesini yansıtabilir. 'Bir Yaratıcı Olarak Onat Kutlar' başlıklı birinci bölümde Kutlar'ın şair, öykücü, denemeci, sinemacı yönleri irdelenirken çok yönlü sanatçı kişiliğine de ışık tutuluyor. 'Bir Hayat Adamı Olarak Onat Kutlar' başlıklı ikinci bölüm ise anıları, mektupları, dostlukları ile Kutlar'ın kişiliğinin canlı fotografisini çıkarıyor. Kitabın görsel bir zenginliği de Kutlar albümü, kaynakçası ve kronolojisi. Ve kitabın sayfalarını bezeyen bir başka güzellik ise, Kutlar'ın çeşitli dönemlerini yansıtan fotoğraflar ile genellikle ölümünün ardından çizilen karikatürler. Kutlar da aramızda olup kendi adına bir kitap hazırlasaydı, herhalde böyle bir kitaba imzasını atardı. Işıl Özgentürk, Kutlar'ın denemelerine değinirken "Bazı mektuplar yanıtsız kalmamalı," diyordu. Onat Kutlar Kitabı da yazılan mektupların yanıtsız kalmadığının bir kanıtı. Ölümünün ardından "Onat, bir sevgi sahafıydı," demiştim. Çünkü Onat Kutlar, kendisiydi; kitabı da kendisi gibi değil, bizzat kendisi..
ELDE KİTAP'A ÖDÜL Onat Kutlar gibi Necati Tosuner de 'kendisi' olan bir yazar. Çünkü yalnız yazdıklarıyla var oluyor, yazdıklarıyla yaşıyor. 1965'te yayınlanan ilk kitabı Özgürlük Türküsü'nden bu yana hikayeler, romanlar yazıyor. Geçen yıl da 1972-2005 yılları arasında yazdığı denemelerini Neden Kitap yayınları arasında çıkan Elde Kitap başlığı altında topladı. Hikayeleriyle TRT Başarı, Haldun Taner öykü ödüllerini, Sait Faik Hikaye Armağanı'nı; Sancı.. Sancı ile Türk Dil Kurumu Roman Ödülü'nü almıştı. Elde Kitap ile de bu yıl Dil Derneği'nin Ömer Asım Aksoy Deneme Ödülü'nü kazandı. Yazılı ve görsel basının edebiyat sevgisine bakın ki, ne adına ödül konulan Cumhuriyet döneminin büyük dilcisi Ömer Asım Aksoy, ne ömrünün 40 yılını yazı emeğine vermiş Tosuner, iki satırla olsun 'haber' olamadı. Kitap 'elde' olsa ne yazar; yürekte, gönülde, kafada olmadıktan sonra..
İNADINA ŞİİR: GAMZE Gençliğinde sevdiğin genç kızların ne anılar gizlidir gamzesinde Şair, çözebildin mi sırrını? Bu yüzden mi bir seraba kayıtlı o günler ömrünün gamzesi? Bir bunun için, bunun için mi anılarınla yaşlanmak istiyorsun?
|