İkinci önemli saptama da İngiltere'de digital boxlarda yüzde75 gibi hayli yüksek oranda pazar payına sahip olan Vestel'le ilgili. İş dünyası için Zorlu'nun Vestel konusunda nasıl bir strateji izleyeceği her zaman merak konusu olmuştur. Acaba, Zorlu, Vestel'i de satmayı düşünüyor mu? Bu soruya her zaman net olarak 'hayır' cevabı verilmişti. Ama o gün, yani söyleşi yaptığımız gün, Ahmet Nazif Zorlu'nun işini iyi bilen bir işadamı olarak söyledikleri çok çarpıcıydı. Zorlu'nun cümleleri şöyleydi: "Şimdibenbirşeysöyleyeceğimamahemenbundanbirşeyçıkarmasınokuyanlar.Vestel'isatmamızsözkonusudeğil.Bakınbizimkarşımızaiyibiralıcı,ortakçıkarsaniyedüşünmeyelim?Bizsatmayızdiyemeyiz.Tabikidüşünürüz." Ahmet Nazif Zorlu, onca yatırımdan sonra Manisa'da bir şehre dönüşen Vestel City'nin başarılarıyla müthiş gurur duyuyor ve öyle görünüyor ki Vestel'ibeğenenyabancılarınbuşirketenefiyatbiçtiklerinidemerakediyor. İşte bu nedenle ve daha da büyümek, yeni pazarlara açılmak için ortaklıklara, hisse satışına açık. Özetle söylemek istediğim, Zorlu için hiçbir konu tabu değil. Görüşmelere açık, şirketleriyle ilgili hızlı karar vermek yapısının bir gereği. Yani, Zorlu'nun 2.4 milyar dolarla yeni yatırımlara girişmesi an meselesi.