'Tekstil Türkiye'de bitmez çünkü daha yeni başlıyoruz'
TEKTSTİL ve konfeksiyonda Türkiye'nin önünde 10-15 yıllık bir zaman kaldığı yönündeki iddialara katılmadığını anlatan Şenol Şankaya, "Türkiye'nin daha yapacak çok şeyi var. İtalya'dan, İspanya'dan getti, bize geldi, bizden de gidecek diyorlar. Bunlar klasik laflar. Onların hiçbirinde bizim ki kadar güçlü bir ham madde kaynağı yoktu. Türkiye her zaman bu sektörde kendine yer bulacak. Bitmek bir yana yeni başlıyor" diyor. Türkiye'de Bursa'da fason üreticiler de dahil olmak üzere 10-12 bin kişiye iş kapısı yarattıklarını kaydeden Şankaya, Yeşim'i görmek istedikleri noktayı şöyle özetliyor: "Şu anda mesela GAP'in yüzde 2-3'lük üretimini yapıyoruz. Ben çalıştığım markaların yüzde 10'unu tedarik edebiliyorsam o zaman büyük bir yol katetmiş olurum."
ÇOK
HIZLIYIZ Türkiye'nin artık basit ürünler üreten bir ülke olmaktan çıkıp katma değeri yüksek ürünlere yöneldiğini vurgulayan Şenol Şankaya buna kendilerinden örnek veriyor. Bir tasarım ekibi oluşturduklarını belirten Şankaya, "Modayı birkaç sezon önceden takip ederek özel modeller hazırlıyoruz. Mesela bu sene hazırladığımız koleksiyon çok beğenildi. Çalıştığımız şirketler 100 modelden 25-30 tanesini kendi koleksiyonlarına koydular. Bu rakam giderek daha çok artacak" değerlendirmesinde bulunuyor. Tekstil ve hazır giyim sektörünün içinde bulunduğu sıkıntılı dönemlerden geçen ve hisseden bir şirket olduklarını ifade eden Şankaya, "Kısa zamanda kendimizi toparlamayı başardık, ama zayıf olanlar ne yazık kepenk indirdi" diyor. Çin'in önündeki kotaların kalkmasının da etkisi ile geçen yıl zor bir dönem geçirdiklerini anlatan Şankaya, AB pazarında bunun çok büyük bir şekilde hissedildiğini anlatıyor. Sektörün 1,5 yıl içinde kendini yeniden şekillendirdiğini dile getiren Şankaya'ya sözlerine şöyle devam ediyor: "Piyasada son iki yılda fasd fasihon denilen hızlı moda tedariğine dönüş olması da işimizi kolaylaştırdı. Türkiye bu anlamda ender ülkelerden biri. Hindistan ve Çin'in 4 ile 6 ayda teslim ettiği bir ürünü biz 15 günde veriyoruz."