 |  |
 |
|
Derse nasıl çalışılır?
 Bayan Merkel Türkiye'ye gelmeden önce "dersine çok iyi çalışmış."
Önce Almanya'da "Türk medyasını kucakladı."
Sonra uçağına "Türk gazetecileri aldı."
Türk işadamlarını da.
"Bu kadarı" bize yetti.
AB konusunda "kapıyı yüzümüze çarptı ve gitti."
Bayan Merkel gelmeden önce "dersimize çok iyi çalıştık mı?"
Hayır.
Bu konuda "bizimkilerin" en ufak bir "medya açılımı bile" olmadı.
Almanya'da nüfus yaşlanıyor.
Almanya'nın "genç nüfusa ihtiyacı var." Eğer gençlerimize iyi bir eğitim verirsek, yarın Almanya bizim için "istihdam deposu" olur.
"Türkçe, Almanca, İngilizce eğitim verecek üniversiteler" kuralım.
Almanya'da "boşta gezen" 5-6 bin hoca var.
Onların bir kısmını getirelim.
Hollanda, Belçika, İngiltere, Fransa'dan da.
Bu model "Atatürk'ün modeliydi."
AB böyle projelere "yüzde 30 oranında" katkı veriyor.
Bayan Merkel'in önüne "proje" koysaydık, yüzde 30'unu da Almanya verirdi. Bunun "örneği" var... Polonya. Geri kalan yüzde 40'ın yarısını Türkiye karşılardı.
Diğer yarısını "uluslararası kuruluşlar." Bunun da "örneği" çok.
Bayan Merkel'in önüne "bazı üniversitelerimizin Alman üniversiteleri ile işbirliği yapmasını" koyabilirdik.
Örneğin Antalya-Akdeniz Üniversitesi'nin. Bu üniversitenin 62 hocası "Almanya'da eğitim gördü."
Her 3 hocasından biri "yurtdışında doktora yaptı."
"Avrupa eğitim kalitesinde" bir üniversite.
Eğer "proje hazırlamasını" bilseydik... Ve "dersimize biraz çalışsaydık..." Bayan Merkel'le "çok şey" konuşurduk. Yazık oldu.
|
