Ağız kokusu için karanfil çiğnemek orucu bozmaz
* Alkolle ilgili verdiğiniz örnekteki içki içmekten sürekli ceza yiyen buna rağmen Hz. Peygamberin yanına vahiy dinlemeye gelen kişinin durumunu anlatan kaynağı bana gönderebilirseniz sevinirim. Güzel bir örnek ve bunu kaynağıyla not etmek isterim. Bu sorunun sahibine teşekkür ediyorum. Benim doktora tezimin konusu "İslam'da Eğitimin temeli Olarak Sevgi" idi. Hocam Prof. Dr. Bedi Ziya Egemen yurtdışında doktora yaparken, İslam'ın nasıl hep korku ve ceza dini olarak algılandığını görmüştü, bu konuyu çalışmamın çok iyi olacağını söylüyordu. O zaman ben hem Kuran'ı hem de Sahihi Buhari'yi bu amaçla baştan sona taramış, sevgi kelimesinin geçtiği bütün ayetleri ve hadisleri kaydetmiştim. Bu hadis onların arasındadır ve onu doktora tezimde kullanmışımdır. Ömer İbn Hattab'dan olan rivayet şöyledir: "Hz. Peygamberin zamanında, Abdullah adlı birisi vardı, içki içmesi yüzünden kendisine ceza olarak had vurulur, dayak yerdi. Halk arasında 'eşek=hımar' lakabı ile anılırdı. Bir gün Abdullah yine kusurlu olarak huzura getirilmiş, had vurulması emredilmişti. O sırada cemaat arasında bulunan biri, Hz. Ömer, adamı lanetledi, Allahım, şu adamı rahmetinden uzak kıl, içki yüzünden ne de çok huzura getiriliyor, dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, 'Ya Ömer, ona lanet etmeyiniz, vallahi kesin olarak bildiğim bir şey varsa, o, Allah'ı ve Resulünü sever' buyurdu." (Diyanet yayını Sahihi Buharı tercümesi cilt 12, S. 253) Hadisin açıklamasında Abdullah hakkında başka bilgiler de verilmiştir. Abdullah neşeli, şakacı biridir, kendisine eşek denmesine kızmaz, şakaları ile Hz. Peygamberi güldürür. Bir gün bir tulum yağ ve bir tulum bal ile Hz. Peygambere gelip bunları hediye etmek istediğini söylemiş ve kabul edilmiştir. Fakat bir süre sonra yanında satıcı ile gelmiş ve yağ ile balın parasının satıcıya verilmesini istemiştir. Hz. Peygamber şakayı almış, gülümseyerek, paranın ödenmesini buyurmuştur. Abdullah henüz içki yasağına tam alışamamış biriydi.
* Çalışan biri olarak hiçbir şey yiyip içmediğimde gün içindeki ağız kokusunu önlemek için karanfil kullanmak orucu bozar mı acaba? Çiğnenmediği ve yutulmadığı için veya niyetle bağlantısını düşünürsek ben bozulmayacağından yanayım, ama sizden bilgi almak istedim. Doğru düşünmüşsünüz, bir gıda özelliği yok, keyif verici özelliği de yok, sadece temizliği sağlama özelliği var. Sakız hakkında da bu gibi sorular sorulmuş, fikirler üretilmişti. Sonuçta önceden çiğnenmiş, şekeri alınmış olan sakızın çiğnenebileceğine karar verilmişti. Sizinki de buna benzetilebilir.
* Selamlar Sayın Beyza Bilgin. Bizleri aydınlattığınız için teşekkürlerimi sunarım. Yalanla ilgili müsaade edilebilecek olarak okuduğum bir örnekte, bir kişinin küsen iki kişiyi barıştırmak maksatlı yalan söyleyebileceği ve bunun normal olacağı söyleniyordu. Mesela iki arkadaşın ikisine de ayrı ayrı gidip, "senin falanca arkadaşınla geçenlerde konuştum, senin hakkında ne kadar hoş sözler söylüyordu" diye her ikisiyle de konuşma yapar. Birbirlerinin hakkında iyi şeyler söylediğini duyan iki arkadaş da barışmaya karar verirler. Bunu bir hadisten mi okuduğumu ya da hangi dini kitaptan okuduğumu bir türlü hatırlayamıyorum. Doğrusunu Allah bilir. Sizin bu söylediğiniz yalan bölümüne girmiyor, insanlar arasında ıslah ve barışı sağlama bölümüne giriyor, tıpkı savaş sırasında söylenen sözler gibi. Hadis şöyle: Halk arasını düzelten ve bunun için hayır kastiyle söz ulaştıran veya hayır kastiyle (yalan) söz söyleyen yalancı değildir. (Sahihi Buhari terc. VIII, 111) Fakat, "hayır kastı" objektif olmadığı, kişiye göre değişebileceği için, en iyisi doğru sözden hiç kopmamaktır.
|