|
Ben şahidim, bu toplantılarda Türkler Türkleri ağırlamadı!
Avrupa'nın üç önemli başkentinde, TÜSİAD'ın organize ettiği 'önyargıları kırma turu'nun son durağındayız. Burası 2 milyondan fazla Türk'ün yaşadığı Berlin.
Son durakta, üç başkentteki organizasyonların şöyle bir değerlendirmesini yapacak olursam, ilk söyleyeceğim; Türk işadamlarının, Türk siyasetçilerinden çok daha Avrupa Birliği konusuna hâkim olduğu ve Avrupalı gazeteci ve fikir önderlerinin sorduğu sorulara çok daha net ve çarpıcı cevaplar verdiği oldu.
Açıkçası üzülerek gördüm ki, ne ilk gün Brüksel'e gelen Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ne de Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen Avrupa'da böylesine önemli konuşma platformlarını yeterince kullanamadı.
Böylece gerçek Türkiye'yi tanımayan Avrupa halkına çok net mesajlar iletilemedi. Düşünün Brüksel'deki gazeteci sayısı 100'e yakındı. Fransa'da pek çok önemli gazete ve televizyonun yaklaşık 25 muhabiri semineri takip etti. O nedenle, onca iş yoğunlukları arasında tanıtım turuna katılan sabah 5'lerde kalkıp, birbirini takip eden seminer, basın toplantısı, sergi açılışı ve konserlerle akşamın geç vakitlerine kadar Avrupa'da koşuşturan TÜSİAD üyelerini kutlamak gerekir diye düşünüyorum.
Ömer Sabancı, Bülent Eczacıbaşı, Pekin Baran, Ümit Boyner, Aldo Kaslowski, Muharrem Kayhan, Ömer Aras'ın yanı sıra özellikle TÜSİAD'ın Brüksel Temsilcisi Bahadır Kaleağası'nın Brüksel'de önemli pek çok isme ulaşmak konusunda gösterdiği başarı da takdire şayan.
İşadamları toplantılar esnasında birbiri ardına kendilerine yöneltilen yabancı basının mikrofonlarından Türkiye Haftası ile neyi amaçladıklarını anlatırken, biraz olsun Avrupa kamuoyunda Türkiye konuşulacağı için insan mutlu oluyor.
Berlin'de Türkiye Haftası etkinlikleri Alman Sanayi Federasyonu ve German Marshall Fund Vakfı desteğiyle gerçekleşti. Türkiye Hükümeti'ni bu kez toplantıda temsil eden Adalet Bakanı Cemil Çiçek oldu. Berlin Belediye Başkanı Klaus Wowereit gibi önemli isimlerin konuşma yapıyor olması da toplantının Berlin kamuoyu için daha da ilgi çekici hale getirmişti.
Tabii Tekfen'in üç kurucusundan biri olan Nihat Gökyiğit'i de unutmamak gerekir. Hem Paris'teki hem de Berlin'deki konserleri Tekfen Filarmoni Orkestrası verdi. Gökyiğit, konseri en önden sanki ilk kez dinliyormuş gibi büyük bir heyecanla dinliyordu.
Özetle söylemek gerekirse, bu toplantılar gerçekten işe yarıyor. Sadece seminerde değil, kahve aralarında yapılan ikili sohbetler de dahi konuşmalarla pek çok Avrupalı Türk dostu olarak kazandırılıyor.
AP konserdeydi
Borusan Filarmoni Orkestrası'nın Brüksel'deki konserini izlemeye gelen 1200'ün üzerindeki izleyicinin dökümleri önümüze geldiğinde, TÜSİAD'ın etkinliği bir kez daha anlaşıldı. Avrupa Komisyonu'nda ve parlamentodan pek çok isim bir Türk orkestrasını dinlemek için o gece salonu tıklım tıklım doldurmuştu. Brüksel Temsilcisi Bahadır Kaleağası, gelenlerden 114'ünün komisyon üyesi, 34'ünün bakan, 197'sinin Avrupa Parlamentosu üyesi, 211'inin Brüksel'deki TÜSİAD'ın muadili olan derneğin üyesi işadamlarının, 78'inin medya temsilcisi, 48'inin sivil toplum kuruluşu liderleri, 150'sinin diplomat ve büyükelçi olduğunu, 207 Türk'ün de davetliler arasında bulunduğunu söyledi.
2 milyon Euro harcanıyor
Peki böylesine büyük bir organizasyonun finansmanı nasıl karşılanıyor? Hepimizin merak ettiği bir konu da bu. Ömer Sabancı'yla yaptığımız sohbette, TÜSİAD'ın 2007 yılı sonuna kadar programlanan bu proje için 2 milyon Euro'luk destekte bulunacağını öğreniyoruz. Aralarında Koç, Sabancı, Borusan ve Eczacıbaşı gruplarının da bulunduğu projeyi destekleyen şirketlere, TÜSİAD belirli aralıklarla rapor vererek, paranın nerelerde harcandığını da şeffaf bir şekilde anlatıyormuş. Özetle TÜSİAD, bir yandan Avrupalı gazetecileri Türkiye'ye getiriyor ve daha önce önyargıları olan ve daha çok olumsuz yazılar yazan yabancı basına gerçek Türkiye'yi anlatıyor. Ki bu seyahatler sonunda yurtdışında çıkan yazıların pozitif ya da en azından tarafsız bir hale geldiğini bizzat Ömer Sabancı anlatıyor. Diğer yandan da dernek Avrupa'yı turlayarak güçlenen Türkiye'nin Avrupa için nasıl bir kazanım olduğunu rakamlarla anlatıyor.
|
