| |
|
|
Sizce irtica tehdidi var mı?
Anlaşılan o ki, tansiyon düşmeyecek. Başbakan'ın "İrtica tehlikesi yoktur. Bunu gündemden düşürmeliyiz" açıklamasının gazetelerde yer almasının üzerinden 24 saat geçmeden Genelkurmay Başkanı Büyükanıt "İrtica tehlikesi vardır" diyerek bir anlamda Başbakan'ı "yalanladı." Ordu komutanlarının sert çıkışlarının da arkasında durdu. Türkiye'de irtica tehlikesi var mı? Demirel genç bir politikacı olarak ilk seçimini kazandığında, bizim evde CHP ağırlıklı aile üyeleri arasında sürekli olarak bunun konuşulduğunu hatırlıyorum. Babamın ve amcalarımın, pek de kibar olmayan bir dille, Demirel'in "Nurcuların oylarıyla" seçildiğini anlatıp, Türkiye'de irtica tehdidinin arttığını söylediklerini çocukluk anısı olarak hatırlıyorum. O günden bu güne geçen 40 yılda, Türkiye'de tarikatların ve cemaatlerin Türkiye siyasetindeki ağırlıklarının arttığını, köyden kente göçün eğitimle desteklenmemesi nedeniyle en azından "görüntüde" "tutucu" bir kitlenin giderek daha görünür hale geldiğini gözlemliyoruz. Ama buna paralel olarak, yozlaşmanın, ahlaki erozyonun arttığını da görüyoruz. 40 yıllık bir süreçte çarşaflarından çıkıp, pardösü ve başörtüsüne yönelen "Anadolu kökenli" kadınların çocuklarının bir bölümünün örtünmeyi bırakırken, şimdilerde aynı çocukların yeniden başörtüsüne döndüklerini de gözlemliyoruz. Türkiye'de irtica tehdidi var mı, emin değilim. Ama toplumsal bir dönüşüm yaşadığımız inkar edilemez. TESEV'in bence "düzmece" raporları, bu değişimi görmezden gelmemizi sağlayamaz. Ama benim asıl merak ettiğim sizlerin ne düşündüğü. Türkiye'de gerçekten bir irtica tehdidi görüyor musunuz? Lütfen faksla, maille iletin. Sizce var mı bir tehdit?
BU KONUDA DÜZENLENMİŞ ANKETE KATILMAK İÇİN TIKLAYINIZ
|