|
|
Devleti zarara uğratmak
Ülkemizde enteresan bir huy var. Yönetimi eline geçirenler eski yöneticileri "Görevi kötüye kullanarak devleti zarara soktu" diye mahkeme kapılarına koşarlar. Asıl niyet başka tabii. "Çalışarak başarmak yerine kötüleyerek öne geçmek" Kolay yol! Öyle ya, devletin ali menfaatlerini her alanda(!) sporda da koruyup kollamak yeni yöneticilerin görevi olmalı! Aynı Formula 1'de olduğu gibi. Önce dünya şehri İstanbul'un bir pisti yok diye hayıflandık ve sıkıldık. Sonra birileri (F.Ünlü, E.Çakır, M.Yıldırım, ben ve M.Tahincioğlu) planı, projeyi hazırlayıp parayı buldu. Sonra birileri (Yani yeni yönetim) bitmiş işin temelini atıp, kurdelesini kesti! Bir yarış yapıp, keyfini yaptı. "Türkiye artık her türlü uluslararası organizasyonda" deyip yetkili ağızlar caka sattı. İkinci yarışta ise "lastik patlattı"! KKTC Cumhurbaşkanı ödülü verince çarşıpazar karıştı. Ödül törenlerinde Spor Bakanımız hiç ortada görünmeyip, fikir de beyan etmedi. Boşluk bulup, milli hislerle olayı savunan TOBB Başkanı'na da müdahale etmedi. Şimdi ise FIA 5 milyon dolar ceza verince, Sayın Bakan cezayı fazla buldu. "Demek ki bu işlerde daha dikkatli olmak lazımmış"! diyor. Günaydın Sayın Bakanım. Siz de bu işi yeni öğreniyorsanız bizim söyleyecek bir sözümüz yok. Şimdi dönelim "Devleti zarara uğratma" meselesine. * Bu 5Devleti zarara milyon doların sorumlusu kim? * Bu cezaya neden olan hatanın sahibi kim? * Bunu ödeyecek olan kim? 50 ya da 5 bin YTL kusur nedeniyle yargılanmasını istediğiniz devlet görevlileri yanında, "5 milyon dolar" zarara neden olanlar yarın yargılanmayacak mı? Şimdi Sayın Bakan'a son bir önerimiz var. Bu 5 milyon doların kanuni gereğini hemen yapsın! Yoksa şahsi husumetlerle önüne getirilen "Lüzum-i muhakeme" kararlarını hemen reddetsin.
|