Orası Ankara imiş!
1. Papa henüz Bavyeralı Kardinal iken, 2004'te Le Figaro dergisine demecinde dedi ki: "Türkiye AB'ye girmemeli. Geleceğini, Hıristiyan kökleri olan AB'den ziyade, İslam devletleri ile birlikte aramalı. Çünkü Müslüman Türkiye, Avrupa ile çatışma içinde başka bir kıtanın temsilcisi oldu." 2. Papa, Almanya'da üniversitede meşum konuşmayı yapmadan kısa süre önce, ağustos sonunda, Papalık yazlığı Castel Gandolfo'da Almanya Başbakanı Merkel' le özel görüştü. Protestan papaz kızı olan ve Katolik ağırlıklı Hıristiyan Demokrat Partili Merkel, görüşmeden sonra dedi ki: "Din hürriyetinden konuştuk. Anayasal bir Avrupa (AB) kimliğine ihtiyacımız var. Bu kimlik Hıristiyanlık ve Tanrı ile bağlantılı olmalı. Çünkü Hıristiyanlık kesin biçimde Avrupa'nın içine işlenmiştir." 3. Papa yakında Türkiye'ye gelecek.
Papa'nın, İslam'ı "şiddet ile örtüştürmek" üzere yaptığı alıntı 14'üncü yüzyıldan, Bizans İmparatoru'ndan. Yani, İstanbul ve "elinde kalan" Anadolu'nun İmparatoru. Ne zaman? Bir seferde Kudüs'te 30 bin Müslüman ile Yahudi'yi hep birlikte katletmiş, aslında Bizans'ın da üstünden geçmiş Haçlı Seferleri'nden epey sonra. Ama tam da Osmanlı tarafından sıkıştırıldığı, toprakları kaptırdığı sırada. Doğu Roma'nın yıkılmasına çeyrek kala. Nerede ve kime söylüyor, "Peygamber, İslam, kılıç" ile ilgili sözleri? Yorumculara göre, Ankara yakınlarında. Hani şimdi, Türkiye'nin başkenti olan Ankara. Bir Persliye. Yani İranlıya. Hani şu sıra hedefte olan İran. Cumhurbaşkanı Ahmedinecad'ın, nükleer kriz konusunda Papa ile temas kurmasıyla Vatikan gündemine giren İran. "Batı Romalı" Papa, neden "Doğu Roma"lı imparatora atıf yapıyor? Vatikan'a gelir gelmez, çok sayıda unvanı içinden "Batı Patriği"ni kaldırtan Papa'nın "Ortadokslar"a el mi uzattığını yoksa vesayet mi iddia ettiğini, Fener daha iyi bilir elbette!
Biyografi, kronoloji, ilişkiler, fikirler, zamanlama derken; "Filozof, teolog, öğretmen" Papa'nın pat diye pot kırmadığı, çok ince elenmiş, dokunmuş, simgelerle, atıflarla donatılmış bir konuşma yaptığı anlaşılıyor. "Türkiye büyük medyası dostu, 3.5 saatlik misafir" Bayan Merkel'in ve Avrupa sağının Türkiye'ye dair fikirleriyle donanmış, Türkiye'siz AB fikriyle şekillenmiş, Ankara civarlarında bir tarihte Bizans ile İran'ın, Hıristiyanlık ile Müslümanlığın düşünsel temsilcileri olarak buluştuğunu hatırlatan bir tarih dersiyle özellikle bezendiği de. Belki şunları da unutmadan anlamalı ve öyle yerli yerine koymalıyız: 1. 1941'de 14 yaşında iken "Hitler Gençliği" grubuna katılan, ama büyüyünce Nazilerin Yahudi soykırımını "şeytani" niteleyen, Hıristiyanlık ile Akıl'ın sentez oluşturduğunu, Aydınlanma'nın (laiklik ile birlikte) ise o Akıl'ı yanlış temsil ettiğini savunan, giderek radikalleşmiş düşünür ve eylem adamı. 2. "İslam, şiddet, terörizm" üstüne sözleri Protestan Bush'un "İslami faşizm" diyen kafasıyla benzeşiyor ve Batı bilinçaltına hitap ediyorsa da, mesela Irak'ın "demokrasi götürmek üzere işgali"ni eleştirmiş, ABD'nin temel doktrini "önleyici savaş"ı Hıristiyanlığa aykırı bulabilmiş bir Katolik. 3. "Afrika ve Asya, Batı'nın materyalizmi ile sekülerizminin tehdidi altında" diyebilen bir anti... materyalist! 4. İsrail'in Lübnan bombardımanını, "Bağımsız devletin egemenliğini ihlal" diye yorumlamış bir zat. 5. Danimarka gazetesinde o vahim karikatürler yayınlandığında, "İnançlar, hayatı ve dini hissiyatı yaralayan provokasyonların hedefi olmamalı" deyip kınamış bir otorite.
O yüzden; belki de "din savaşı"ndan ziyade, "dinin politikaya alet edilmesi" söz konusu. İslam'ı, İslam bağlamında bu toprakları da işaret ederken, Avrupa'nın Hıristiyan kimliği için yırtınma; Katolik Papa'nın o kimliğin tüm renkleri adına rol ve otorite çalma sevdası da söz konusu. Protestan Merkel ile "milli", zihinsel ve dini ittifakı büyük bir Avrupa (ve Alman) projesine çevirme düşü söz konusu. Fransa gibi devrimlerle "dinden, imandan olmuşlar"ı milli, etnik, dini kökü ve tabanından sıkıştırma arzusu da. Özürle değişecek gibi değil!
|