Yerimiz kapıldı...
Lübnan'da BM Barış Gücü'ne katılacak Türk askerinin yeri ve üstleneceği görev kesinleşti. Buna göre, asker Lübnan'a Kızılay'la birlikte gidecek ve Litani Nehri'nin güneyinde, Sur yakınlarında deniz kenarında bulunan iki kasabaya yerleşecek. Ve burada "Türk kentini" kuracak. Türkiye'nin bu bölgeyi ve deniz kenarını tercih etmesinin de nedeni var. Öncelikle, Türk deniz gücünün gidecek olması da göz önüne alınmış. Ayrıca gidilecek bölgenin demografisi; yani nüfus yapısına da dikkat edilmiş. Hizbullah taraftarlarıyla Ermeni nüfusun bulunmadığı yer tercih edilmiş..
İtalyanlar kaptı Buna uygun bölge de başlangıçta belirlenmiş. Ancak, tezkere beklendiği için Sur ile Litani arasında kalan Türkiye'nin tespit ettiği bölgeye İtalyanlar yerleşmiş. Bunun üzerine, İtalyan askerlerinin biraz kuzeyinde, yine deniz kenarında iki kasabanın bulunduğu bölgede karar kılınmış. Görüştüğüm, Başbakanlık, Dışişleri, Genelkurmay ve Kızılay yetkililerinin aktardığına göre; Türkiye'nin kararı, bölgede kalıcı bir hizmet bırakmak. Yani, insani yardımla kalınmayıp, Lübnan halkının yüz yıllar boyunca unutmayıp, övgüyle söz edeceği kalıcı bir eser yaratmak. Bu çerçevede, yerleşilecek deniz kenarındaki iki kasaba, hastanesi, okulu, yolları ve binaları ile yeniden imar edilip, "Türk kenti" adı verilecek.
İstihkam, Kızılay ve koruma Gitmesi planlanan askeri gücün sayısına ilişkin veriler de ortaya çıkmaya başlamış. Buna göre, TBMM'den geçen tezkerenin çizdiği sınır içinde, "Doğu Akdeniz'de devriye görevi yapmak üzere" bir firkateyn ve iki korvet gönderilecek. Deniz Görev Gücü'nde yer alacak firkateynde 250, iki korvette ise 80'erden 160 olmak üzere toplam 400 kadar mürettebat görev alacak. Ayrıca Lübnan'da görev yapacak müttefik güçlerin talebi halinde, onları taşımak üzere İskenderun Limanı'nda bir gemi de bekleyecek. Kara gücüne gelince... Bölgede geçici hastane, okul ve konutların yapımını gerçekleştirmeye yardımcı olmak üzere Kızılay'la birlikte bir istihkam ve bir kuvvet koruma birliği gidecek. Türkiye, Lübnan'da Fransa'yı örnek almak istiyor. Buna göre, Lübnan'a giden Fransa istihkam birliği, bölgesinde temizlik faaliyetini tamamladıktan sonra, onarım ve inşaat işlerini ülkesinin müteahhitlerine devretmiş. Fransa'nın buradaki hedefi, bölgenin imar işlerini, inşaata başladığı için gelecekte zorunlu olarak ülkesinin müteahhitlerine devredilmesinin yolunu açmak. Kara gücünün sayısı konusunda söylenen ise şöyle: Bir istihkam taburunda 250 ile en fazla 350 asker bulunuyor. Ayrıca istihkam birliği ve insani yardım faaliyetlerini yürüten ekiplerin güvenliğini sağlamak üzere de yine 250 civarında bir "kuvvet koruma birliği" gidecek. Eğer ki Türkiye'ye yine deniz kıyısında bir başka sektör daha verilirse, gidecek birliklerin sayısı ikiye katlanacak. Ancak Ankara şu an fazlasını düşünmüyor.
Zenitsa örneği Konuyu konuştuğum Kızılay Başkanı Tekin Küçükali'nin beklentisi de bu yönde. Küçükali, Türk askeri ile Kızılay'ın Zenitsa'da yaptığı hizmetlere dikkat çekerek şunları söyledi: "Askerimizin bulunması büyük şans. Zenitsa'da çocukların ayakkabı numarasından, yaşayan halkın kan gruplarına kadar her bir bilgiyi, bir tane eksiği, hatası olmadan askerimiz bize sunuyor. Hizmet askerle daha kaliteli gidiyor. Zenitsa başarısını burada da sergileyeceğiz. Ayrıca TOBB ve DEİK de yanımızda olacak..." Askerin ve Kızılay'ın gidişi için öngörülen tarih ise 26 Eylül sonrası...
|