|
|
DVD ekranı
The Detonator Film: Wesley Snipes kendisini, 'beni sıkıştırmayın; hem öldürür hem kurtulurum' türüne sıkıştırdı kaldı. Oysa komedi yeteneği yüksek olan bir film elemanı. Bazen aksiyon konularını öyle zorluyor ki, istemeden de komedi rolünün içine gömüldüğü oluyor. Gizli bir CIA ajanının amansız ve tehlikeli silah taciri ile itiş kakışını anlatan bu filmde böyle olmuş. Griffith adlı ajanımız Polonya'ya gidiyor, burada nükleer silah satışını engelleyeceğim derken adı yedi mahallede duyuluyor, tam sıyrıldım derken CIA güzel bir kadını ABD'ye kaçırmasını istiyor, ama bu sefer de o kötü tacir kadını yakalıyor. Hikâye böyle sürüyor. İyi de, neden heyecan yok? Cevabı belki siz verirsiniz. DVD: Bazı yeni filmlerin (Da Vinci Code gibi) fragmanları dışında bir şey yok.
Glory Road ( Zafere Doğru, Disney / Tiglon) Film: "Basketbolda siyahlar kendilerine kolayca yer buldu," derseniz yanılırsınız. 1965'e kadar üniversite takımlarında siyahlara fırsat yoktu. Ta ki, Don Haskins adlı önyargısız, ırk ayrımı nedir bilmeyen bir 'coach', ırkçı Texas'ın Western Üniversitesi takımına sadece siyahları alıncaya ve tümüyle beyazlardan oluşan favori Kentucky ile hesaplaşıncaya kadar. Dönemin gerilimli ABD'sini de hiç sakınmadan anlatan bu filmde Josh Lucas çok iyi, John Voight ise muhteşem! Basketbol ile ilgili en güzel, en hakiki öykülerden biri. DVD: Mini belgeselde basketbol tarihini değiştiren adamların portreleri, amansız çalışma sahneleri, oyuncularla mülakatlar ve çıkarılmış sahneler var.
The Fog ( Sis, Sony Pics) Film: John Carpenter'ın 1980 tarihli korku başyapıtı geçen yıl aynı yönetmenin yapımcılığıyla yeniden 'günümüze' uyarlandı. Yani, içine daha sert şiddet ve cinayet görüntüleri girdi. Oysa, eski versiyonun gizemi, karanlık geçmişiyle yüzleşen ada sakinlerinin sisle kaplı öyküsünde daha derin etki bırakıyordu. Her neyse, Tom Welling başrolde olduğu için bu filme de izleyici akın etti tabii. Bir Oragon adasında, kesif bir sisle gelen zincirleme ölümlerin öyküsü öyle sağlam ki, yeni versiyonun zaaflarını görmezden geliveriyorsunuz. DVD: Yönetmen Rupert Wainwright'tan yorumlar var ama neden Carpenter'dan yok? Keşke olsaydı. Yedi çıkarılmış sahne, üç özel bölüm de ek içerikte yer almakta.
Jan Dara ( Umut Sanat / Palermo) Film: Kitap 1966'da yayımlanmış. Hem çok satmış hem de çok tartışılmış. Gücü hem 1930'ların Tayland'ına keskin bakışından hem de alabildiğine cesur erotik anlatımından geliyor. Jan Dara, Bangkok'ta zengin bir ailenin oğluyken, annesi ölünce babası tarafından aşağılanır. Üvey kız kardeşinin attığı iftirayla evinden kovulur. Sorunlu bir dönemin ardından, babasından intikam almak üzere evine geri dönecektir. Tayland'ın seçkin yönetmeni, bu alışılmışın dışındaki öyküyü enfes bir görsellikle, erotizmi bir düşsel gezintiye dönüştürerek anlatıyor. Cinselliğin şiire dönüştüğü bir sinema serüveni. DVD: Sadece birkaç film fragmanı var, o kadar.
Yavuz Baydar
|