Bahçelerde börülce F1'de eğlence

Paddock alanında yer kapma derdi, pilotlar ne yedi ne içti, kim kiminleydi, kim birinci geldi derken Formula 1 Türkiye Grand Prix'si rüzgar gibi geçti. Tabii siz yarıştan bahsedeceğimi sanıyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Bu sene F1 partileri yarışı bile solladı. Bu kadar mı parti yapılır mı canım? Her gece bir yerde kapıya kırmızı elbiseli kızları diken, iki tane ünlü manken getiren partiyi patlattı vallahi. Ama bir de cuma gecesi Reina'da esas parti vardı. Peki partide ne vardı? Görülmesi, görülünce kendinden geçilmesi gereken top 5 şarkıcıdan biri, Amerikalı hiphop yıldızı Missy Elliott artıııı, iki fıstık Estella Warren ve Carmen Electra. Ortaköy trafiği üstüne kapıdaki güvenliği atlatıp, kırmızı halıdan salına salına içeri giriyorsunuz. Aaa! O da ne? Paparazziler çerçeveye alınmış. Valla! Girişin tam karşısına dört yanı açık kutu misali bir alan yapmışlar, paparazzileri doldurmuşlar. Bir adım dışarı çıkmaları yasak. En doğrusu, en şıkı da bu ama bizimkilerin çat burada çat kapı arkasında bünyeleri kaldırmaz valla. Allah kolaylık versin diyorum, Reina'ya dalıyorum.

GÜLYÜZLÜ BARMENLER
Söylemeye bile gerek yok; tıklım tıklım. Deniz kenarına sahne kurulmuş, müzik fonda mırıl mırıl çalıyor, eşini dostunu gören selamlaşıyor, göremeyen hani bana hani bana diyor. Reina'nın sol üst balkonu VIP bölgesi ilan edilmiş. Şimdi diyeceksiniz ki; bu zaten özel davetlilere verilen bir parti değil mi? Evet! Ama davetlinin de VIP'i oluyor işte. Oh oh kimleri görelim? Reina'nın yüzünde güller açan, etrafınızda dört dönen barmenleri yine tam performans çekiyorlar. Her zamanki gibi o kadar sinirli, o kadar huysuzlar ki bi bardağı kafanıza atmadıkları kalıyor. Hele su, kola, gazoz gibi şeyler isterseniz sizinle muhatap bile olmuyorlar. On beş dakika karşısında dikilip, papağan gibi durmadan içki adını söyledikten sonra sonunda ağız kuruluğuma çare buluyorum. Koşup sahne önüne yerleşiyorum. Işıklar yanıp dönüyor ve F1 kızları şova başlıyor. Ardından Carmen Electra uzun, Estella Warren mini kırmızı elbiseleriyle podyuma çıkıyorlar. Yanlarında da modacı Arzu Kaprol.

MISSY BU, 'YER' Mİ?
Kaprol'ün diktiği tuvaletler tek kelimeyle muhteşem. Fakat podyumda üç dakika kadar kalan Carmen ve Estella için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Bağdat Caddesi'nde yüz tane Carmen var, Estella'ları saymıyorum bile. Konuşma yapmak için yanlarına gelen PO Kurumsal İşler Müdürü Ebru Çokişler, güzelliğiyle ikisine de yüz çekiyordu. Sıra Tanyeli Şov'a geldi. Çok pardon da bu Tanyeli mi? Elin Carmen Electra'sına takmış gibi gözükmek istemiyorum ama esas Carmen, Tanyeli yahu. Şovunu ayakta alkışladık hani. Peki ya Missy? Olay! Olay! Olay! Kadın dünya starı. Beyonce'den Christina Aguilera'ya herkes ondan şarkı almak, düet yapmak istiyor. Missy denince, hiphop dünyasında akan sular duruyor. Herkes ona çıldırıyor. Gelin görün ki Reina ahalisi de duruyor. Tabii Missy bu, yer mi? Yaptı numarasını; indi sahneden, çıktı barın üstüne, coşturdu o kasık, 'dans edersem karizmam dağılır' davetli grubunu. Missy ve dansçıları için ne yazsam az. Kim getirdiyse ellerinden öperim. Keşke Yoncimikgiller gelselerdi de nasıl dans edilir görselerdi. Neyse, Carmen, Tanyeli, Missy derken F1 partisi DJ'den Türkçe müzikle devam etti. Az önce kaskatı duran insanlar gitti, yerine fıkır fıkır bir kalabalık geldi. Artık kesinlikle anladım ki, hangi sosyal sınıftan olursa olsun eğlencede Türkçe müzik açık ara önde gidiyor. Millet 'çakkıdı' istiyor!