|
|
|
|
Yeniden fark edilen eski mağara: İnsuyu
Sualtı Araştırmaları Derneği Mağara Dalışı Araştırmaları Grubu tarafından Burdur'daki İnsuyu Mağarası'nın sualtı haritası oluşturuluyor. Mağara dalışlarında, mağaranın yapısı gereği zor ve oldukça tehlikeli anlar yaşayan dalış ekibi, doğaya meydan okumanın zevkini hiçbir şeye değişmiyor
İnsuyu Mağarası'nın sualtı haritası çıkartılıyor. Türkiye'de son 10 yıldır sistemli olarak mağara dalışı yapan ve mağara dalışı eğitimleri veren tek kurum olan SAD-MADAG'ın (Sualtı Araştırmaları Derneği Mağara Dalışı Araştırmaları Grubu) yürüttüğü proje, önümüzdeki ay tamamlanacak. Etkinlik sorumlusu Ali Ethem Keskin, projede şimdiye kadar yaşadıklarını şöyle anlatıyor: "Mayıs ayında mağaranın genel bir keşfini yaptık. Haziran ayında yaptığımız ikinci keşifte turizme kapalı alanda bulunan ana galerinin haritasını çıkardık. Temmuzda ise ana galeriye açılan göllerde önce botla gezdik. Şimdi projenin büyük bir kısmını tamamladık." SAD-MAG, her ne kadar Türkiye kara ve deniz mağaraları açısından çok zengin olsa da, sponsor bulma güçlüğü nedeniyle bu konuda yeterinde çalışma yapılamamasından şikâyetçi.
'KÖR DALIŞ YAPIYORUZ' Mağara dalgıçlığı çok zor ve tehlikeli bir spor. Türkiye'nin tek kadın mağara dalgıcı Güzlen Valinlioğlu yaşadıkları zorluk ve tehlikeleri şöyle anlatıyor: "İnsuyu çok eski bir mağara. Bu nedenle çok toz var. Kimi zaman bizim hava kabarcıklarımız tavana çarpıyor ve böylece suya düşen parçalar oluyor. Bu nedenle dalışta birden görüş kaybolabiliyor. 5-10 santim ilerisini bile göremiyoruz; yani kör dalış yapıyoruz." Güzlen Valinlioğlu aslında daha önemli olanın, dışarı çıkabilmek olduğunu anlatıyor: "Bu, bir ikilem gibi gelebilir. 'Madem dışarı çıkmak istiyorsunuz, neden giriyorsunuz?' diyebilirsiniz. Ama daha önce girilmemiş bir yere girmek, keşfetmek ve bunun bilime faydalı olabileceğini düşünmek heyecan verici." Her yıl yüzlerce turistin gördüğü İnsuyu Mağarası'nın gezilen kısmı aslında, keşfedilmeyi bekleyen kısımlarının yanında oldukça küçük. SAD-MAG da asıl mağaranın bundan sonra başladığını anlatıyor...
Ece KOÇAL
|
|
|
|
|
|
|
|
|