Sinop'ta bir 'şeyler' oluyor
15 Ağustos'ta Sinop'ta başlayacak 'Uluslararası Sinop Bienal'i, Karadeniz'in ilk uluslararası çağdaş sanat projesi olacak. Bienal için tarihi mekânlar ve müzeler kullanılacak
Sinop Bienali başlıyor... Ana merkezi, eski Sinop Hapishanesi. Ayın 15'inde Sinop'ta düzenlenecek uluslararası çağdaş sanat bienali projesi, tümüyle Sinop'lu Melih Görgün'e ait. Beral Madra, Vittorio Urbani, Rahmi Aksungur, Zeki Yılmazer, Mahir Namur'dan oluşan bir danışma kurulu da var. Etkinliğe davet edilen tüm sanatçılarla birer danışman gibi bilgi paylaşımı gerçekleştiren Melih Görgün, Sinop'ta bir bienal yapmanın macerasını anlatıyor.
- Sinop'ta böyle bir projeyi gerçekleştirme aşamasında en büyük zorluk ne oldu? - Aslına bakarsanız koca bir hiçbir şey.
- Böyle uluslararası bir çağdaş sanat sergisinin Sinop'un kültür ve sanat hayatına nasıl bir katkısı olabilir? - Sinopale (Uluslararası Sinop Bienali) sadece bu kentin değil, bu bölgedeki diğer şehirlerin de kültür ve sanat hayatına etki edecek bir proje. Çünkü Sinop, Karadeniz bölgesinin tam ortası, yani merkezinde duruyor ve bölgenin en önemli turizm alanlarından biri. Bu nedenle Sinop'ta olacak herhangi bir şey çok şey demektir. Burada yapılan tüm etkinlikleri diğer illerin de izleme şansı var.
HAPİSHANEDE SERGİ
- Tam olarak sergi ne öneriyor? - Sinopale'nin önerdiği bir şey var: Katılımcı sanatçıların oluşturacakları atölyelerde Sinoplular'ın yer alması ve birlikte iş üretmeleri. Bu, etkinlik için olmazsa olmazlardan biri. Nezaket Ekici yapıtını bu şekilde oluşturacak ve berber, terzi gibi mesleklerden insanlar bu atölyede çalışacaklar. Birkaç sanatçı daha benzer atölye çalışmalarında bulunacaklar. Bunu çok önemsiyorum. Çünkü sanatın yaygınlaştırılması, anlamak vb. gibi konularda yaşanan zorluklar, 'geliştirme' faktörünü hep ikinci planda tutmamızdan kaynaklanır. Halbuki birlikte üretimlerle, anlama gerçekleşecek ve başka türlü bir tekamül sağlanacaktır. Sergiler ve performanslar ana etkinlik olarak yer alırken; performans atölyesi, video havuzu konuşmalar da gerçekleştirilecek. Eski Sinop Hapishanesi, Sinopale'nin ana merkezi. Osmanlı tersane binası olan bina, yıllar içinde hapishaneye dönüştürülmüş. Burayı kültür ve sanat amaçlı kullanmak ayrı bir heyecan. Şehir içindeki diğer tarihi mekânlar, müzeler ve sokaklar da kullanılacak.
SİNOP BİENALİNİN TEMASI, 'ŞEY'
- Sinopale'yi kim destekliyor? - Sinopale kendi kaynağını kendisi yaratıyor. Yani fon bulma. Maddi kaynakları yeterli olmayan hiçbir oluşum devam edemez. Bu etkinlik için bu şehirden yetişen bireylere bir çağrı yaptık. Herkes kendi bilgi bankasını, kaynaklarını gönüllü olarak bu işe yönlendirdi. Böylece merkez dışı imece bir hareket başladı. Sonuçta çıkacak olan kitapta (katalog olmayacak) bu imecenin görünür yüzü olacak. İçten desteklenmeyen hiçbir oluşum devam edemez.
- Bienalin teması nedir? - Sinoplularla temanın, 'şey' olmasına karar verdik. Çünkü Sinop'ta bir şey gerçekleşecek. Ve ardından o şey, daha anlamlı bir tanıma kavuşacak.
- Sinopale'ye kimler katılıyor? - Roza El Hassan, Monali Meher, Antonio Riello, Nezaket Ekici, Handan Börtüçene, İpek Duben, Nobuho Nagasawa, Monochrom, Emre Koyuncuoğlu, Ferhat Özgür, Tamas Oszwald, Eric van Hove, Andre van Bergen, Yael Davids, Juliane Stiegele, Mürteza Fidan, Lerzan Özer, Mohaç Yücel, Orgacom, Techne, Alparslan Baloğlu, Nadia Tsulukidze, Sophia Tabatadze, Suna Suner, Walter Bergmoser, Jurgen Hefele, Marc Rees+Neil Davies, Canan Beykal, Gue Schmidt, Murat Özelmas, Burcu Yağcıoğlu, Nazar Sigaher, Ece Kalabak, Next Future- Türkiye, İran ve Almanya'dan tasarımcılar (küratör Sinan Niyazioğlu, sanatçılar Buket Uygur, Umut Suduak, Selen Baser, Ulaş Eryavuz).
Ayşegül Sönmez
|