|
|
|
|
|
|
Vaimiti'yle Saint Barthelemy'den Tahiti'ye yolculuk
Üniversite yıllarından beri hayalini kurduğu bu yolculuğu gerçekleştirmiş olmak, Öngör'e farklı deneyimler kazandırmış. Açık denizde günlerce süren bir yolculuğun, tekneyle denize açılıp yelken yapmaktan çok farklı olduğunu düşünen Öngör, "Yelken çok büyük bir keyif. Yatlarda bir yerden bir yere gitmek ve bir an evvel varıp orayı yaşamak, doğayla savaşarak gitmek esas. Yelkenin temelinde ise doğanın gücüyle hareket etmek yatıyor. Seyir başlı başına bir keyif, vardığınız zaman üzülüyorsunuz. Yelkenlide her dakikanın keyfini çıkarıyorsunuz. Denize yakınsınız, bütün o renkleri yaşıyorsunuz," diyor. Yolculuk boyunca Vaimiti ve mürettebatıyla sıcak bir diyalog geliştiren Öngör ve Kutadgu, yolda kılıçbalığı avladıklarını, köpekbalıklarının yüzdüğü sularda dalış yaptıklarını, balinalara çarpmamak için teknede gece nöbet tutulduğunu anlatıyor. Onlar için yolculuk boyunca deniz altında gördükleri kadar, tropik denizlerin nemli iklimi yüzünden günbatımında gökyüzünün aldığı renkler de unutulmaz... 80 günlük bu zorlu yolculuğun sonunda, bir kitap yapmayı amaçlayan Öngör, "Ticari amacı olamayan bir kitap yapıp, gelirini bir vakfa bağışlayacağız. Birol'un tuttuğu günlük ile yaptığı resimler, benim günlüğüm ve çektiğimiz fotoğraflar yer alacak. Kışa doğru tamamlanacak bu kitabın yelkencileri yüreklendireceğine inanıyorum," diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|