Adam gibi adam
Aslında "Helal olsun" demek lazım. Ama hangisine? Çocuğum kaçırıldı diye ekran ekran dolaşan gözü yaşlı anneye mi? Gerçek babası benim, o yüzden aldım kaçırmadım diyen yeni babaya mı? Yoksa her şeye rağmen "Şeref benim oğlumdur. Soyadımı verdim, konu kapanmıştır" diyen babaya mı? Benim favorim üçüncüsü. Genelde bizim memlekette yasak aşk yaşayan eşe iyi gözle bakılmaz. Bırakın çocuğu kabul etmeyi, adamlar karılarını bile sahiplenmezler. O yüzden iyi bir adım olduğunu düşünüyorum. Helal olsun sana Tuncay Engin diyorum. Cüssen kadar kalbin de büyükmüş. Öylesine büyükmüş ki bakın ne demiş: "Ben adam gibi adamım. Bugüne kadar bana eş olduysa, ben onu her zaman taşıyacağım."
Sabahın erken saatlerinde kahveyle uyanmaya çalışırken "Bulmuşlar" dedi Necla. Gözyaşları içindeydi. "Duydun mu çocuğu bulmuşlar."Necla evin her şeyi, bizim köpeklerin gözbebeği, aslında mahallenin muhtarı. Ne var ne yok önce ondan haber alırım. "Dört aydır anneyle birlikte ben de bittim. Sonunda buldular" diye devam etti. Sadece Necla ağlamadı 2 yaşındaki Şeref için, tüm Türkiye annesiyle birlikte ağladı. Şimdi ise çok farklı bir tablo var karşımızda. Meğer kadın kocasıyla ayrı olduğu dönemde yasak aşk yaşamış. (Ayrıysa niye yasak aşk onu da pek anlamadım. İlişkiyi girdiği kişi evli olduğu için mi? Kadın kocasından yaklaşık 3 ay ayrı kalmış. Ne ara öbürüyle tanıştı, ne ara beraber oldu, ne ara hamile kaldı... Bu da ayrı bir helal olsun! yazısıdır ya, neyse. ) Hamile kalan kadın çocuğunu yasak aşkına elleriyle teslim etmiş. Üstelik televizyonda hepimizi duygulandıran o feryatları ederken, her haftasonu çocuğunu görmeye gidiyormuş. Yaşadığından haberdarmış. İyi mi? Kocası internet sitesi kurup, sokaklara kayıp ilanları asarken kadın aslında çocuğunun nerede olduğunu biliyormuş. Koca da hiç sormamış sen nereye gidiyorsun diye. Pes ettim. Dallas'ın senaryosu yanında hiç kalır.
Ya sonra? İnanın, büyük merakla bekliyorum. İçimde bir his, hikaye bitmedi diyor.
|