|
|
Zico ve Federasyon
Akıllarda bir çok soru var. ZicoDaum eşleşmesini yapanlardan tutun, federasyon ile 100. yılda verilecek şampiyonluk mücadelesine kadar Fenerbahçeliler endişe taşıyor. Önemli bir sezon öncesinde, bir camianın böylesine paranoya yaşaması normal değil. Bunun çeşitli nedenleri veya etkenleri olabilir. Fakat böylesine bir özgüven kaybını kapatmak için bir şeyler yapılması gerekiyor. Zico'nun gelişi heyecan yaratmadı. Çünkü büyük bir takımdan gelmiyor, büyük bir başarıya imza atmamıştı. Gözleri "unvanlarla" kararanlara, o apoletlerin sadece geçici olduğunu hatırlatmakta fayda var. Teknik direktörler ellerindeki imkanlarla birlikte kendi kapasitelerini kullandıklarında büyürler. En yakın örneği Mourinho ve Lippi'dir. Mourinho, Porto'yu UEFA Kupası ve Şampiyonlar Ligi'nde zirveye taşırken ne biliniyordu, ne de yıldızlarla dolu bir kadroya sahipti. Elindeki oyuncuları yıldız yaptığı gibi, başarıyı da yakaladı. Lippi, yetersiz forvetlerine rağmen maç içindeki hamleleri ve taktik kurgusu ile İtalya'yı finale kadar getirdi. Almanya maçı her teknik direktör için ders sayılabilecek hamlelerle doluydu. Daum'u elindeki kadroyu yetersiz ve verimsiz kullanmakla eleştirdik. Üstelik şampiyon olmasına rağmen. Yine üstelik Daum kariyerliydi, şampiyonlukları vardı. Zico'dan beklenen de aynı performanstır. Elindeki kadroyu nasıl kullanacağı, maçlar sırasında yapacağı hamleler önemlidir. "Daum'dan kötü olmaz" diyeceğiz ama, rekorlar sahibi Alman hocaya da ayıp etmeyelim. Her şeyden önce Zico'nun kazanacağı paradan önce, kariyer ve başarı peşinde olduğunu umarak umut taşımalı. Türk futbolunun ve Türk takımlarının Avrupa kulvarındaki yerini bilerek, çıkış yapmak isteyenler için iyi bir fırsat olduğunu da unutmayalım. Ancak federasyon hakkındaki endişeleri gidermek pek mümkün görünmüyor. Aziz Yıldırım ile Haluk Ulusoy arasında şu ana kadar bir yakınlaşma olmadı. Ulusoy her ne kadar hakemler hakkında pasif kaldığını açıklasa da, buna insanları inandırmak pek mümkün değil. Fenerbahçe sezon sonuna doğru hakem yanlışları ile kupayı ve şampiyonluğu kaybetti. Ama sezon süresince hakem yanlışları ile puanlar da kazandı. Bu yüzden ne teknik heyet, ne yönetim, ne de futbolcular kupasızlığı hakemlere bağlamamalı. Bu yönde yapılan açıklamaların taraftarı tetiklediği de bir gerçek. Haksız da sayılmazlar. Maçlara güven içinde seyredip, sonuçlara inanarak bakmalarını sağlamak gerekir. Burada hem Fenerbahçe yönetimine, hem de federasyona görev düşüyor. Yaptıklarıyla inandırıcı olmak zorundalar.
|