| |
|
|
Başbakanın durum raporu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Strasbourg'a gittik. Konuştuklarımızı haber olarak yazdık. Okudunuz. Ama bir de "izlenim" bölümü var ki, en az konuşulanlar kadar önemli. Başbakan Erdoğan'ı epeydir görmüyordum. Ancak televizyondan, fotoğraflardan gördüğüm kadarıyla "yorgun", söylediklerinden anladığım kadarıyla hayli "sinirli" bir hali vardı. Uçak yolculuğunda uzun uzun birlikte olduk. Öncelikle "sinirli" halinden hayli uzaktı. Keyfi yerindeydi. Ekonomideki olumsuzlukların kontrol altına alındığını düşünüyordu. Bol bol güldü. Yaptığımız haberlere sitem etmedi. Birkaç yazıyla ilgili "Doğru değil" dedi ama onlarda da "kızgın" değildi. Görüntüsünde de "yorgunluktan" eser yoktu. Dinlenmiş bir hali vardı. Başbakanlığı döneminde gözlerinin altında görmeye başladığımız "yorgunluk torbaları" ortadan kalkmıştı. Bir ara "Estetik ameliyat mı oldunuz" diye sormayı düşündüm ama "zevzeklik" etmemenin daha doğru olduğuna karar verdim. Avrupalı gazetecilerin "asap bozabilecek" soruları karşısında da rahat davrandı. Öfkesini belli etmedi ama "küstahça" bir tavırla sorulan sorulara net şekilde "mukabele" etti. Kendisine "tatile çıkmasını" önerdim. "Çıkacağım" dedi. Önce bir süre Rize'de tatil yapacakmış, ardından geçen yıl yaptığı gibi bir hafta kadar Ekinlik'e gidecekmiş. Tabii il kongreleri bittikten sonra.
|