Çankaya hesapları
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda "İlle ben olacağım diye bir şey yok" sözünün hem partisinde, hem de muhalefetteki yorumu şöyle: "Ekonomide yaşanan ısınma ve 30 Ağustos sonrası ortaya çıkabilecek gelişmeleri soğutmak için atılmış adım..." AK Parti içinde farklı görüşler olsa da muhalefete göre Erdoğan cumhurbaşkanlığına adaylığını koyacak. Bugün yaptığı, tartışmaları yatıştırmak için atılan bir adım.
Emeğimiz ne olacak? AK Parti'de ise Erdoğan'ın cumhurbaşkanı adaylığı konusunda üç farklı görüş var. İlk grupta yer alanlar; ki Erdoğan'a yakın isimlerden oluşuyor"Kesinlikle adaylığını koymalı ve Çankaya'ya çıkmalı" görüşünde. Hatta, bazı yabancı ülke parlamento başkanları ve milletvekilleriyle yaptıkları görüşmelerde, "Erdoğan Çankaya'ya kesin çıkacak" görüşünü dile getirmişler. Erdoğan'ın, Çankaya'ya çıkmasını istemelerinin gerekçesini de şöyle özetliyorlar: "Bu fırsatı yakalayabilmek için bu kadar emeği boşuna mı harcadık? Şimdi bundan vaz mı geçeceğiz?" İkinci grupta yer alanlar, daha çok "parti kaygısı" içinde olanlar... Öncelikle, "Türkiye'de başbakanlık sistemi uygulandığını" kayda geçirip, Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmaması gerektiğini dile getiriyorlar. Ardından, "Erdoğan Çankaya'ya çıkarsa partinin durumu ne olur?" sorusunu yöneltiyorlar. Onlara göre, Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkması halinde parti içinde yaşanacak genel başkanlık mücadelesi sıkıntı verir. İçlerinden biri, Erdoğan'ın oyunun partinin oyundan çok daha önde olduğunu belirtip ekliyor: "Cumhurbaşkanlığı seçiminden 6 ay sonra yapılacak genel seçime Erdoğansız girersek oylarımız büyük oranda iner. Muhalefete düşeriz. Erdoğan da bu durumda Çankaya'da rahat oturamaz..." Önerileri, Erdoğan'ın bir seçim dönemi daha partinin başında kalması. Çankaya'ya da "Geçmişte Milli Görüş gömleği giymemiş, üzerinde mutabakata varılan, Erdoğan ile de diyalogu iyi olan, eşi başörtülü olmayan birinin" çıkması. Bu sürede Anayasa değişikliği yapılarak; 2012'den sonra "Yarı Başkanlık Sistemi" ne geçilmesi ve Erdoğan'ın ilk başkan olması.
Seçimi yapıp gitsin Son grupta yer alanların formülü ise orta yolcu... Onlar hem Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasını, hem de partiyi tekrar iktidara taşımasını istiyor. Önerdikleri formül şöyle: "Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce genel seçimi yapıp, 5 yıl daha iktidarı garantiye alalım. Mayıs ayında da Erdoğan'ı Çankaya'ya yollayalım..." Kaygıları, ikinci grupla aynı: "Erdoğan'ın başında olmadığı partinin oyu düşer, yeniden seçilemeyiz..." Afyon Milletvekili Mahmut Koçak'ın dün ihracı sonrası AK Parti'de kafalar karışık. Bir yanda, halk tarafından seçilmiş ve ülkeyle ilgili birçok yetkiyi 3.5 yıldır kullanmış bir Başbakan için "Sen cumhurbaşkanı olamazsın" yaklaşımına, "bu demokrasi dışı" tepkisi... Diğer yanda, daha bir gün önce Strasbourg'da "fikir özgürlüğünü" savunan başbakanın, fikirlerini söyledi diye milletvekilini ihracının yarattığı paradoks... Bu ruh hali içinde, AK Parti'de Çankaya yol haritası, geçmişte Özal ve Demirel'in yaptıkları kadar kolay çizilemiyor. Hele bu kadar çok genel başkan ve cumhurbaşkanı adayı varken... Not: TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu aradı; TOKİ müteahhitlerinin de üyeleri olduğunu anımsatarak, "TOKİ müteahhitlerinin mağduriyetlerini gidermek için de çaba gösteriyoruz, onlara ilişkin bir genelgemiz yok. İşini iyi yaparken mağdur edilmiş TOKİ müteahhitlerinin idareye karşı hak ve hukuklarını savunmak da görevimiz" dedi.
|