|
 |
 |
 |
|
 |
 |

  |
|
Damga vururduk
Almanya'da düzenlenen 2006 Dünya Kupası finallerinde ikinci tur maçları sona erdi. Otoriteler, finallerdeki mücadeleleri genel anlamda olumsuz eleştirirken, SABAH, Türk futbolunun en önemli üç teknik adamına, finaller, dünya futbolu, Türk futbolu ile ilgili sorular sordu. İşte sorular ve yanıtlar:
* Dünya Kupası'ndaki futbolu nasıl buldunuz? * Finallerdeki görüntüye göre dünya futbolu nereye gidiyor? * Türk Milli Takımı, Almanya'da olsa neler yapardı? * Finallerle ilgili beklentileriniz nelerdi? Ne kadarı gerçekleşti?
FATiH TERiM Öncelikle teknik anlamda bir sürpriz yok. Sistemler bildiğimiz sistemler. Bir-iki değişikliğin ve uygulamanın dışında farklılık yoktu. Kupa öncesi herkesin favorileri şu anda ilk 8'e girmiş durumda. 6 Avrupa, 2 Güney Amerika ülkesi, ön plana çıktı. Afrika, Uzak Doğu, Kuzey Amerika ise başarılı olamadı. Yine bu turnuvada üstün yetenekli futbolcuların özellikle savunmalarına yardım etmek için yoğun çaba harcadıklarını gördük. Bilinen pres yerine oyunu sıkıştırma, ileride karşılama ve bunu yaparken de kademe anlayışına önem verdiklerine tanık olduk. Hemen hemen tüm takımlarda tüm futbolcuların topa sahip olma istediğini gözledik.
* Dünya Kupası finalleri, sistem ve taktiksel olarak kimsenin bilmediği yeni şeyler ortaya çıkarmadı. Herkes ülkesinin stilini maçlara yansıttı. Brezilya iyi oynamıyor görüntüsündeydi ama üstün yetenekli yıldızları, kolektif futbolun yanısıra bireysel anlamda müthiş katkı sağladılar. Brezilya'nın yanısıra Arjantin ve İspanya'yı da bu örneğin içine alabiliriz. Çok yüksek tempoda bir iki maç oldu. Taraftarlar çok gol pozisyonu izleyemedi, belki de çok maçtan mutsuz ayrıldılar.
2008'E MUTLAKA GİDECEĞİZ * Doğrusu değişik bir takım olurduk. İsviçre maçının bitiminden, 9 Haziran'a kadar olan süreçte tüm eksiklerimizi giderirdik. Bizim özelliğimiz bu tür turnuvalara futbolcularımızın farklı motive olması. Kulüp taraftarları tek vücut oluyor, Milli Takım'ın arkasında yer alıyor. Yani ülke olarak akıl almaz bir destek itiyor sizi. Futbolcumuz gol atmak ve iyi oynamak için canını dişine takıyor. Bu sefer olmadı ama isteğimiz, yüreğimiz ve çabamızla 2008 Avrupa Şampiyonası'nda yerimizi alacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.
* İspanya'nın oyununu beğendim. "Hollanda daha ileri gider" diyordum ama olmadı. ABD, 2002'ye göre daha iyiydi. Ciddi aşama kaydetmişler. Fildişi Sahili müthiş bir ekipti. Takım olarak çok iyi oynadılar ama ölüm grubundan çıkamadılar; şanssızdılar. Bir çok takımda kart cezalısı olan ya da sakatlanan futbolcuların alternatifleri yoktu. Önemli zorluklar çektiler. Benim de favorim, herkes gibi Brezilya. Ama maçlar giderek zorlaşıyor. Burada turnuva takımı olmanın avantajı ortaya çıkıyor. Bakın turnuva takımı olarak bilinen İtalya, Almanya, Fransa ve hatta İngiltere zirveyi zorluyor. Brezilya ile Arjantin son dakikaya kadar asılacaklardır.
|
|
|
|
 Hasan baltacı 30.06.2006 01:42:07 Öncelikle merhaba.Yıllarca bu ülke masalların peşinden hep koştu ve koşmaya devam edecek gibi.Yahu daha gruptan çıkmayı becerememişiz.Yok daha neler dünya kupasına damga vururmuşuz.Önce dimdik ayakta olmak lazım ve de sporun barış ve kardeşlik olduğuna inanmak lazım.
 Murat Erdem 30.06.2006 00:13:59 Ya neden hala hamaset edebiyatı yapmaya devam ediyor ve kendimizi dev aynasında görmek istiyoruz. Neysek oyuz, kabul edelim artık. Yok damga vururduk, yok şöyle yapardık. Bir tane kupaya da eleme gruplarından doğrudan katılarak damga vursak.
 sky master 29.06.2006 11:16:10 grup mücadelelerine damga vurduğumuz gibi! kesinlikle dünya kupasına da damga vururduk ama sağlık olsun ne yapalım...
|
|
 |
|
 |
|