|
|
Etyopya'nın 101 Yüzü'nü görmek için...
Eğitim Danışmanlığı yapan Sema Alpaytaç'ın ilk kişisel sergisi 'Etyopya'nın 101 Yüzü' adıyla Bilim Sanat ve Felsefe Akademisi'nde açıldı. Alpaytaç, bir anne olarak sergideki çocuk fotoğraflarından çok etkilendiğini söylüyor.
Etyopya'yı görmek istiyorsanız artık çok uzaklara gitmenize gerek yok. Çünkü Etyopya'nın tüm hallerini Taksim'deki Bilim Sanat ve Felsefe Akademisi'nde görebilirsiniz. Sema Alpaytaç'ın ilk kişisel sergisi niteliğindeki 'Etyopya'nın 101 Yüzü', yaşananları fotoğraflar aracılığıyla öyle bir ortaya koyuyor ki; sanki oraya gitmişsiniz hissi yaratıyor. Aralık 2000'de Cosmopolitan Dergisi tarafından '35 yaşın altındaki en başarılı 35 kadın yönetici'den biri seçilen Alpaytaç, 1993 yılından bu yana David Game Group Türkiye'de Eğitim Danışmanlığı görevini yürütüyor. Teknik fotoğraftan çok anlamadığını söyleyen Alpaytaç ile 'Etyopya'nın 101 Yüzü' sergisini konuştuk. * Öncelikle bu sergi fikri nasıl doğdu? Seyahat etmeyi seven biriyim. Birkaç sene önce güneş tutulmasını seyretmeye Madagaskar'a, geçtiğimiz yıl Paraguay'a, bu yıl da Etyopya'ya gittim. Eve dönüşte eş, dost, akraba 'anlat' dedikleri zaman fotoğraflardan birkaç tanesini göstermekten, birkaç anıyı paylaşmaktan öteye pek gidemiyordum. Bu sefer bir sergi ile biraraya gelelim, hem onlar fotoğrafları görsünler, seyahat anılarımı duysunlar, hem de ilgi duyanlar Etyopya hakkında bilgi edinsinler istedim. * Etyopya'ya gittiğinizde nelerle karşılaştınız? Sizi en çok ne etkiledi? Ben en kuzeye Eritrea sınırına, yakın bölgelerden başladım gezime. Aksum, Yeha, Adwa, Lalibela... Buralar kuş uçmaz, kervan geçmez yerler. Doğrudürüst yol bile yok. Etyopya'da beni en çok susuzluğun insanlar üzerindeki etkisi ve çocukların hali etkiledi. Zaten fotoğraflarıma da bu yansımış, pek çok çocuk portresi var. Kuraklık en büyük sorun, dolayısıyla da sebze, meyve vs. tanıdık herhangi bir yiyecek maddesi bulabilemeniz mümkün değil. Belki de yıllardır su yüzü görmemiş, yıkanmamış insanlar yaklaşık 20 YKr alabilmek için kilometrelerce araç peşinden koşan yalınayak çocuklar var. Ben de anneyim, 3 yaşında bir kızım var, bu koşullarda bir anne olarak etkilenmemek mümkün değil. * Ne kadar süre Etyopya'da kaldınız? Etyopya'da toplam bir hafta kaldım. Onların zaman ve takvim anlayışı bizim bildiğimizden çok ama çok farklı. Etyopya takvimi 13 aydan oluşuyor. 12 tane 30 günlük ay ve bir tane de 5 günlük ay. Bu nedenle de şu anda orada sene 1997! Saat kavramları ise daha da ilginç, sabah saat 7'de 'saat 1' diye güne başlıyorlar. * Bu sergiyi hazırlarken sizi en çok ne zorladı? Fotoğraf konusunda pek teknik bilgim yok. O nedenle teknik açıdan hangi fotoğraf iyidir bilemediğim için seçerken içimden geldiği gibi davrandım. Her fotoğrafın kendince bir anısı, bir hikayesi ve bir gözlemi var. Ve bence o fotoğraf ancak hikayesiyle bir bütün oluşturuyor.
ASLI ÖRNEK - GÜNAYDIN
|